Ben'den Ben'e
Başım ağrıyor...Sancıları başladı beynimin..Beynimdeki düşünceler doğacak yine sayfaya kelime kelime...Doğar doğmaz ölmek için..Doğduğu an öleceğini bile bile..Herşey ve herkes ölüyor..Düşünüyorum da, ellerimde varlığını hissettiğim hiçbişey olmamasına rağmen, ne çok şey var ellerimden kayıp giden..Giderken de yerlerine kocaman bir boşluk bırakan...
Boşluktayım..ucu bucağı olmayan bir boşluk..Sınırları sınırsızlık olan bir boşluk...Hissettikçe başım dönüyor..Gözlerim kararıyor..Boşluk karanlık olduğu için mi; yoksa boşluğu görmemek adına gözlerimi kapattığım için mi kararıyor?;
-Bilmiyorum
Ellerim çok üşüyor..Yaz mevsiminde olduğumuzu bilmek ısıtmıyor ki ellerimi!..Ruhum buz kesmiş bir iklimdeki yoğun bir tipi fırtınasında kaybolmuştur belki...Belkide ondan üşüyorum bu kadar ve üşüdükçe dizlerimi karnıma çekip annemin karnındaki pozisyonu alışım bundandır..Veya yaşam adına anılan herseyden usanmışımdır da bilinçaltım gayriihtiyari bir güdü olarak cenin halime duyduğu özlemi hatırlatmak istediği için öyle kıvrılıyorumdur olduğum yerde..
-Bunu da bilmiyorum
Tek bildiğim, cenin halim şöyle durdun çocukluğuma bile dönemeyeceğim ve bu sürgün vaktim dolana dek bu özlemle yaşayacağım..
Çocukluğumu daha bir şiddetle özlüyorum şu sıralar..Kendime yabancılaştığımı ve içimdeki diğer Ben'in bu yabancı Ben'den ürktüğünü hissediyorum.Aynaya bakıyorum..Hani belki birebir kendimi görürsem tanıyabilirim kendimi diye..Daha bakar bakmaz içimdeki diğer Ben, aynadaki aksime boğazı yırtılırcasına bağırıyor:"Kimsin sen!!!!?"
O zaman seslendiriyorum soruyu bende..onun boğazı daha fazla yırtılmasın diye:"Gerçekten kimim ben?"
Ses tonum ürkütüyor beni..Geri çekiliyorum ve başımı yavaş yavaş kaldırıp yeniden baktığımda, bir arkadaşımın bir sözü geliyor aklıma, derdi ki:
"Aynaya bakıp kendimi görememekten yoruldum, sıkıldım artık"
Bu sözün tam manasını tam anlamıyla o anda kavrıyorum sanki ve gözbebeklerimin irileştiğine şahit oluyorum.Sahi, gözbebeklerim önceden de bu kadar siyah mıydı benim?
İşte, ellerimin üşüdüğünü de o an farkediyorum ve aynı anda ensemde soğuk bir duş etkisi...
O vakit, kendimden kaçıp bir yere, bişeye sığınmak istiyorum ve çocukluğum geliyor aklıma..Çocukken ne çok severdim maviyi..Ve ne kadar da Ben'dim..şimdi...Hiç-Kimse'yim..Hiç'in boşluğuna inat, Kimse'nin varlığı..Bu yoklukla varlık arasındakı arafta bocalayıp duruyprum ve kimbilir belkide tüm hallerim bundandır..
Derken, farkediyorum ki kendimden kaçıp yine kendime sığınmışım-büyük halimden çocuk halime-
Çocukken yalnızca kış mevsimlerinde üşürdü ellerim..Şimdiyse her mevsim kış hükmünde...
08.05.2010//01:43
ZİFİRİ
harika bir yalnızlık ben kendi ayak izlerimi gördüm sizin denemenizden gerçekten o karamsarlık günleri geçmek bilmez zaman akrep ile yelkovan arasında sıkışıp kalır bunalırsınız bence bir tatile çıkın: ama harikaydı yorumunuz sevgilerimle👍👍👍