beyaz kağıtlar
seni yazarak geçti ömrüm...yaşanmadan yazılan her kelimenin yalan olduğuna inandım...her kağıt hışırtısında sana kaydı bu yüzden gönlüm..yeniden yazılmayı bekledim..
mürekkebim hiç bitmesin istedim..denizler gibi damla damla hayata döküleyim...
sevdiklerim geçti bu kağıttan, nefret ettiklerim..ama sen ve ben hiç geçmedik..hep aynı yerde bekledik sanki..tutuk zamanlar gibi..
seni yazarken zamansızlığı sevdim..seni sevdiğimi her hissedişimde, mürekkep gibi akmayı...
ne kağıtlar anlatttı, bu kırık hayatları ne de yokluğunda sürgün adımlar...sana her gelişim kaçışım oldu adeta..hayat kirli bir defter gibi savurdu kalbime sonra, senden kalan ne varsa..
yeni bir kağıt diye fısıldadı bir ses..yeniden başlamayı öğretti sensiz aldığım her nefes...
kalemimi sen yaptım ben de..şimdi her yere seni çiziyorum, sen bilmesen de..
sen kalem oldun bu defa da, kelimelerle kurduğumuz yarınlarsa, yepyeni hayatlar..