Bir Ankara Anısı
Oturduğum sıra pencereye yakındı.Dışarıyı görebiliyordum.Sanırım bu pencere okulun arka tarafına bakıyordu.Ankara'ya ilk kez geldim, bir an önce çıkıp dolaşmak istiyorum. Şişko, çirkin kadın görevli sürenin bittiğini haber veriyor.Koridor sonundaki çıkışa inen merdivenlere yöneliyorum.Merdiven sonunda bir anda ayaklarım duruyor. Bedenim bana ait değilmiş gibi.Hissetmiyorum. gizemli genç tam karşımda. Huzur veren gülümsemesiyle aptallaşmama aldırmadan bana yaklaşıyor. Her an düşüp bayılabilirim.bir daha onu görebileceğimi sanmıyordum.
"Pardon biraz beklermisin"
"Pardon biraz beklermisin"
Bu cümleyi onu bekleyemeyeceğimi biliyormuşçasına kullandı ve bana ilk sözü bu oldu.
Heyecandan tuhaf bir şekilde halden hale girmemi önemsemedi bile.yıllardır tanıdığıymışım gibi saygılı, çok rahattı konuşmaları ve davranışları.
"Lütfen biraz dinle seninle konuşabilmek adına sınava girmedim, benden önce çıkarsın endişesiyle burada bekledim. Bana numaranı verirsen sebebini telefonda anlatacağım."
Bir anda düşünmeden niye verdim bilmiyorum.
adını bile bilmediğimi geri dönüş yolunda otobüsün camından güya dışarıyı izlerken farkettim.
Bu yolcluk bana çok uzun geldi.Babamın sürekli konuşması bişeyler sorması birden"sus artık diye bağırasımı getirdi.onun adı ne olabilirdi? Yol boyu ona uygun isim aradım ama hiç bir isim onunla uyuşmuyordu.
.....Çarşamba.
.....O gün arayacaktı beni. Heyecanımı anlayamıyorum.Oysa bir erkek ilgimi çekmedi hiç Kızları ayartmaya çalışan, kendilerini birşey sanan zavallılardı benim gözümde.Onlara hem acıyor, hemde alay ediyordum.Peki bu heyecanımın sebebi neydi?...
O heyecanının sebebi sana değer verilmesi olabilir mi sevgili dost, yoksa aşka sevgiye özlem mi ?
Güzeldi.
Tebrikler.
samimi ve içten anlatımın güzeldi. tebrikler , durmak yok yola devam arkadaşım 👍