Bir Dokunabilseydik Keşke
Dokunulmazlık diye bir olgu var siyasette... Biz normal vatandaşların tabi böyle bir hakkı yok. Yoldan geçen herkes ya da yakın dostlarım, arkadaşlarım, sıradan insanlar bile, bana size herhangi bir kişiye dokunabilir...
Sayın vekillerimize de dokunmak için meclis kararı gerekiyor. Dokunulmazlık kalktı mı, artık Allah ne verdiyse, mahkemelerden başlayarak, her türlü normal vatandaşta sayın vekilime dokunabiliyor. Kredi kartlarımız bile dokunmatik aslında, yani dokunmadan geçiyorsunuz kasadan, vekillerimiz olmuş çok mu? Vekillerimizin de artık bu dokunulmazlık zırhından kurtulması lazım...
Önce mecliste ki bürosuna telefon edip ''Sayın vekilim pazartesi, salı ya da çarşamba, perşembe yanınızdayım, size dokunmaya geliyorum müsait misiniz?'' diye randevu almanız lazım... Ola ki vekilim o saatte bana başkaları dokunacak, size başka bir gün dokundurtayım, canım benim, diyebilir, sabredip başka bir günü bekleyeceksiniz o zaman... Ya da benim dokunulmazlığım var, gel ama bir çayımı içip yollan, derse, siz de ''Sayın vekilim ben yüreğinize dokunacaktım sadece.'' deyip, zeytinyağı gibi, üste çıkabilirsiniz...
Bir de bürosuna gittiğiniz zaman bayan/erkek herhangi bir vekilin, ilk önce ellerini sıkarsınız, o zamanda içinizden ''Hani dokunulmazlığınız vardı bak nasılda dokundum sana sayın vekilim.'' diye içinizden bir takım duygular geçirmeyin. Bazı vekiller karşılarındakinin düşüncelerini okuyup ''Bir daha sana dokundurtmam.'' diyerek, kapıyı gösteriyorlarmış, benden söylemesi...
Bizler milletin aslı, onlar ise bize bizim vekilimiz. Bu dokunulmazlık zırhından artık kurtulmalı bizim seçip de meclise gönderdiğimiz vekillerimiz... Her gelen hükumet bize istediği kadar dokundu. Hem de ne dokunma, ne dokunma... Zam yaptılar gıkımız çıkmadı. ''Benim memurum işini bilir dediler.'' gıkımız çıkmadı. Daha neler neler ''Benzin vardı da biz mi içtik.'' dediler, yine gıkımız çıkmadı... Gelen bize dokundu, giden bize dokundu, hepsini sineye çektik. Yeter artık sayın vekiller, milletin aslı ile bizler ile bir olun ki sizlerde, bizde sizin, bizim için çalıştığınızı, bu memleketi en az bizim kadar sevdiğinizi bilelim, anlayalım...