Bir Dünya Bir Kadın
Bir kız çocuğuyum ben. Oyunlarım bile uysal benim. Evcilik oynarım mesela; ev nasıl idare edilir anlamaya çalışırım.
Nasıl naiftir yüreğim bir görseniz; üzmeye kıyamazsanız!
Bazen yardım ederim anneciğime; sofra kurar, toz alırım. Öyle ya! Ben hayatı annemin cefakar ellerinden tanırım! O öğretir bana iyi bir kız olmayı ve kadın olmayı bir gün. O da minicik bir kız çocuğuymuş bir zamanlar. Elbise dikermiş bez bebeğine. Var etmeyi o günden bilirmiş. Şimdi sıra bende. Tutacağım hayatı günden güne büyüyen ellerimle.
Adım mı ne? Adım; Ayşe, Fatma, Zeynep, Ünzile, Özgecan, Münevver, Hatice, Gonca, Oya, Sıla, Necla...
En doğuda da rastlarsınız bana, en batıda da. Bazen bir köy evinin akan damı altında, bazen lüks bir rezidansta. Ama biliyor musunuz; hep aynıyım ben. Gülüşlerim, hayata bakışım, oyunlarım aynı. Ve maalesef kaderim genellikle aynı hemcinslerimle!
Töre cinayetinde baş sayfa haberiyim. Haber bültenlerinde çocuk gelin derler bana, utanırım. Hani şu geçen yakalanan ve hemen salınan tacizci var ya; işte o kıydı bana acımadan. Baba evinde şiddet gören, koca elinden öldürülen, yabancılar tarafından istismar edilen... Horlanan ve de; damgalanan, yaftalanan, yalnız bırakılan, eşyaymış gibi bakılan, insandan sayılmayan.
Bazen soğuk ve rutubetli bir hapishane duvarıyım. Bazen dağ başında bir mezar taşı. Bazen vesikalıyım, bazen dul, en çok yetim!
Oysa; annem sertçe taramaya kıyamazdı saçlarımı. İpek saçlı kızım derdi, gururlandım. Babam daha da fena; kocaman elleriyle incitir diye minik bedenimi dokunmaya kıyamazdı bana.
Ben ise tüm dünyayı severim; her şeyi ve herkesi. Çabuk inanır, hemen kabullenir, boyun eğerim. Gücüm yetmez sevgisiz yüreklerin nasırlarını temizlemeye!
Susarım suç olur, konuşurum günah!
Okurum, çok çalışır başarırım. Oysa; cumhurbaşkanı olsam ne fayda! Kadın ülke yönetmekten ne anlar derler. Kadın neyden anlar ki zaten!
Anlasalar ki; doğurmakla bitseydi kadının görevi, o her şeyi çok bilen erkekler nasıl yetiştirdi!
Doğuran da benim, doyuran da, dokuyan da. İnsan dediğin benden olma, insanlık yüreğimden doğma!
Ve bir sır vereyim size; hiç büyümem ben, kaç yaşına gelirsem geleyim içimdedir hala o küçük kız çocuğu. Bilseydiniz bunu, hayret ederdiniz dev bir savaşçı gibi dünyayla nasıl boğuştuğuma!
Küçümsemeyin beni, incitmeyin, ezip geçmeyin, güçsüzlüğümden yararlanıp dövmeyin, öldürmeyin.
Ben bir kız çocuğuyum, kadınım ben. Dünyayım, yaşamım, var oluşum. Beni yok etmeyin!
Kızlarını okutmayan, onlara ekonomik bağımsızlık sağlamayanlar utansın. Ve de kadını 2. sınıf insan görenler. Ne diyeyim. Güzel bir yazıydı Pelin hanım, kutlarım.
Günün tahta düşen denemesi ve yazarını kutlarım. Nice güzel yazılara 'dileklerimle'.
Saygılar...
Her kadın kendi içinde koskocaman bir dünyadır okuyabilen için kutlarım Pelin hanım
Bu coğrafyada kadın olmak zordur, kelimelerinizle çok güzel anlatmışsınız kaleminize ve yüreğinize sağlık