Bir Gidişin Biyografisi - 1

"Beni kaybetmek için verdiğin savaşın tek galibisin.
Ve ben kaybetmemek adına savaşmadım.
Sevdiğim için belki de bu ağır kaybediş."


Susmak bir çaresizlik eylemi değildir. Acımın tanımına uyan hiçbir kelime yok sevgilim. Bundandır artık susuşlarım. İçime düştüğün aralıktan mı gittin? Ki kimsenin bile kapatamayacağı bir yarık bıraktın kalbimde. Her gün biraz daha büyüyen. Yine senin olmadığın bir geceye çıkıyor bütün saatler. İçimde taşıyamadığım bir ağırlık / bu yokluğun .Ardında bıraktığın izlerle, bilmediğim bir adrestesin ve şehrinin bütün sokakları, her halini tanıyor güzelliğinin. Aklımın firari olduğu bir saate içimden çaldıkların sende kalsın.

Kırılgan kalpler hiçbir acıyla baş edemez. Gördüklerimden bilirdim bunu. Şimdi bir çukurun ortasındayım. Üzerimden hiç sevmediğin bir aşk geçiyor. Bilmiyorum; belki de kendi sonumu yazıyordum sana karışırken. Beni uğurladığın limana yetişemeyecek kadar yorgunum artık. İnsanlar canını acıtanlara aşık olurlar derler. Bunun için aşık olmadım sana. Aşktı gördüğüm ve ben gözlerim kapalı yürüyordum artık kimseyle gözgöze gelmemek için. İçin de olmayan bana kaç anlam yükledin gelirken. Giderken yolunu bulabilmek için miydi yoksa, arkan bana dönük gelişlerin. Oysa seni kollarımın arasına alıp sarılmam için sanmıştım bütün bu ardında yıkımlar bırakacak gelişlerini. Ya da öyle sandırmıştın. Ve gittin, kilometreler sonsuz bir uzaklığa götürdü seni. Bense ardından kaldım, giden olmadım yani. Gidecek kadar yüreksiz değildim ben. Sadece arkanda kalacak kadar gurursuzdum.

Kendime bir sebep arıyorum şimdi. Bir kaç yalan şimdilik. Beni saatlik avutacak bahaneler üretiyorum beynimin en ucra köşelerinde. Ben senin çoklarına sustum biraz da. Çokların benim azlarımın azlığıymış meğerse. Bu yüzdendi çok seviyorum demeyişim. Kızma sevgilim. Sende göremediklerimi göstermek için kaldırmışsın gözümde ki bu perdeyi. Körebe olan benmişim ve aşk da tek kişilikmiş. Şimdi anladım bunca insanın neden yalnız öldüğünü. Ve katillerin hep salıverilişini.

Burada hiçbir ışık aydınlatmıyor sokakları. Karanlığım işte. İlk virajdan dönüşün aldı şimdi her gece gözümün önünde ki yüzünü.Çok sevince hal değiştiriyormuş insan. Daha ilk durakta inmeye seçişine hayret ediyorum. Biliyorum ki; Bensiz bir gecenin içinde, tüm kadehlerini bana kaldırıyorsun ayrılığın. Hadi, bir iyilik yap ve dudaklarındaki kahkahalarda öldür beni.
Mutluluk beni teğet geçiyor hep, bakma sen gülüşmelerimize. İçine kadar sana battım ya. Çok yağmurlar gördüm ben. Sen bilmezsin. Yine de içimden geçen hiçbir otobüse, yolcu olmadan bilemezsin beni. Bir gün gidersin, hiçbir şey olmamış gibi. Bilemezsin görmeden, nasıl bir sevdaya düştüğümü. Bir gün düşünüpte hatırlarsın. Bir gün gidince, düşünce ben yokluğuna, düşünce sensizliğe, rengini yitiren bulutlardan anlarsın her gün ağladığımı...

Kısa vedalar uzun ayrılıklar.
Hayat hep bana kör.
Yeni başlayan bir acı bu.
Hey garson !
Bana biraz tuz...

21 Ağustos 2012 3-4 dakika 25 denemesi var.
Beğenenler (1)
Yorumlar