Bir Gün
Ben bu aşkın gereksiz günahında çürüttüm kalbimi. Biliyorum, deliliğin en beteri bu hâlim. Yüreğinin ikliminde kendime bir yer kapamadığım sevdiğim; beklemekten beklenmeyi unuttuğum, saatlerimi "Belki"ler'le çürüttüğüm, hayatının gizli perdesinde mutluluğa misafir olmuş o... Sevmek için derler ki; "İki gönlün bir olması yetmez, anlaşmak önemli..." Yüreğimde ona dair bulduğum çok şeyler vardı. Nefes almak onu severken başka, onun varlığında, tek bir selamında, en kötü hadiselerinde bile aşkına demir almak başkaydı. Ben bu aşkın israfında mühürledim kalbimi. Onca zaman, hiç gelmeyecek, kalemimi gözünden düşürmüş, yüreğimin bereketini kaçırmış bir yâri deli gibi sevdim. Sevmelerin intiharına sebep oldu bu hadise. Biliyorum, elini tutup, gözlerinde sabahlayacağı o kişi ben değildim. Tek taraflı aşkın çamuru bir yana kıvrılsın, şimdi onsuzluğun yalnızlıkla sevişmelerine şahit oluyorum. Duvara toslayıp, kendime çarpıyor, aşkla kavga ediyorum.
Ben bu aşkın matemine boğdum kendimi, gereksiz. Kalbinde zerre yer kapamadığım, yüreğimin tapusunu devrettiğim o yâri çok sevdim. Kirpik uçlarında bile sabahlayamadım, gecesinde kahvemi içip, ayaklarımı uzatamadım. Unutmayı unuttum, onu unutamadım. Yıllar su gibi berrak olduğunu sandığım ömrümü dövüyor.
O da ömrümün bir parçasıydı, öyle değil mi? Hadiselere çimdik atıyor, dil çıkarıyor, türlü yamuklar yapıyorum, hiçbiri bana mısın demiyor, yârimi getirmiyor...
Günün geceye inat sevişmesidir yalnızlık. Yirmi dört saatimi sana değiştim aşkım, istediğin kadar yüreğimde uyuyabilirsin. Ömrümü sana bu yüzden feda ettim, dinlen, soluklan, nefesimin kesildiği saatlerimde istediğin kadar naralar at!
Ben bu aşkın yalın hâlinde boğdum kendimi. Saat sensizliği delirtmeye beş var. Eğer şimdi gelirsen, yaşam gözlerimin yeşilinden pay çıkaracak, bahar gelecek, öyle diyorlar. Biliyorum, aşkın en beter hâli, bu hâlim.
"Seni Seviyorum" Yüreğinden çıkarıp atamadığım o buzların soğukluğuna aldırmayıp, bir anlık delilikle sana gelebilirim. Donarım, yanarım, nefessiz kalırım; yine de sensizliğin beter hâlinden kötü olmaz yaptıklarım.
Ben, senin benliğime ağır geldiği en büyük sevapta yakaladım bu aşkı. Ölürüm, inan bana sana ölürüm sevdiğim. Pencereleri kapat, yağmurların en sağanağından kaç, kapıları kapat; yüreğinin anahtarını sakla, bütün kapıları kırmam gerekse bile, deli gibi sevebilirim seni. Aşkın cehenneminden kaçmak korkakların işi.
Üşümekle yanmak, aynı cehennemin kardeşi değil mi? Bir kere kaçtım aşktan, kaçmak çözüm değildi.
Ben, sensizliğin günüme yangın olduğu anlarda kendi cehennemimde yandım. Al bulutsu gözyaşlarımı; lâzım olur belki bir gün, ya da hatıram olsun. Kirpiklerimin yağmurlarından biraz biraz kaldırayım sana. Dokundukça, ıslaklığında beni an. Niyetim bir saniye bile olsun aklında sabahlamaktı. Yüreğinin en kuytusunda dolaşıp dolaşıp, sana sarılmaktı.
Sevgilim, bize aşkı ördüm. Upuzun saçları var, bir rapunzel gibi. Bir varmış, bir yokmuş masalından çıkmasın istedim, bize ait örülmüş bir aşk olsun, kadere de emanet edelim düşlerimizi. "Biz" demek satırlarımı şenlendiriyor. Demiştim sevgilim, "Ben bizi çok sevdim" Sende sabahlamayan bu aşkın türküsünü ezbere bildim. Ben bizi çok sevdim, ben seni deli gibi, yaşamımda anlamını bulduğum her şeyden çok sevdim.
Ürkütme yağmurlarını, yüreğe inceden yağar, sonra coşar. Şimdi gelsen, sevinçten karlar yağar. Beyaz beyaz olur aşk serüvenim... Önce sana, sonra bana, en sonunda da bize kanar. "Biz..." Teslimiyetçi aşkın son hâli...
Yürek pes etmiyor, pes eden aşkın yaş almış hâli. Zaman geçiyor. Söylesene, ne zaman geleceksin?
Bir an olsun gözlerinde konuklamaz mıyım? Uykum da geldi, aşk gecelerinde uyku iyi gelir sevene...
Düşünmekten kaçmak için... Rüyamın başrolündesin. Sonra bir uyandım, baktım ki, bir başkasının nefesindesin.
Ben, teninden pay biçmedim bu aşka. İstediğim bir türlü alamadığım yüreğindi. Çok sevsin beni istedim, sonunda yenildim. Teslim oluyorum aşkım, eller yukarı, bu aşk şahidim; bir gün gözlerine düşerse gözlerim, buluşursa gözlerimiz bir yerlerde, sevinçle parıldayacak gözlerim...