Bir Rüzgardır Gelir Geçer Sanmıştım
"Bir rüzgardır gelir geçer sanmıştım
Meğer başımda esen kasırgaymış sevgilim..."
Ne güzel bir aşk tanımı değil mi?
Sadettin Kaynak'ın bu güzel Segah şarkısı bu sözlerle başlar ve şöyle devam eder;
"Gönül oyunudur bunun izi kalmaz demiştim
Meğer içimde yanan bir volkanmış sevgilim..."
Aşka inanmayanların o rüzgarla sürüklenmeye başladığı andaki duygulardır bunlar.
Yıllar öncesinde kaleme alınmış aşk şarkıları...
Bir diğer şarkısında Vecdi Bingöl'ün güftesine hayat vermiş Sadettin Kaynak.
"Dertliyim ruhuma hicranımı sardım da yine
İnlerim şimdi uzaklarda solan gül gibiyim..."
Ve ara nağmesinde şunlar söylenmiş;
"Bahtımın yıldızı sanmıştım seni
Sensiz karanlıktır her günüm Leyla..."
Sözlere bakıyorum da "Nedir o daldaki durum" lara hiç benzemiyor!
Selim Aru'nun güftesini bestelemiş Alaaddin Yavaşça;
"Ağlar gezerim sahili sanki benimlesin
Ayda yüzün geceyi öpen sularda sesin..."
Geceyi öpen sularda yarin sesini duyabilmek...
Aşk bu mudur?
Aşk Mustafa Nafiz Irmak'ın sözlerinde ve Selahattin Pınar'ın bestesinde bakınız nasıl anlatılmış;
"Gecenin matemini aşkıma örtüp sarayım
Gittin artık seni ben nerde bulup yalvarayım..."
Neymiş efendim o daldaki durum!
Ne oldu aşklara.
Ne oldu aşk dolu sözlere...
"Çakkıdı çakkıdı çakasım var", "oynama şıkıdım şıkıdım" v.s. lerle doldu ortalık.
Dün radyoda bir bayan vokal şöyle bir şarkı söylüyordu ;
"Fırsat buldukça sana yazarım..."
Ya da böyle bir şey işte...
Sosyal hayat geliştikçe, daha da medenileştikçe, çağdaşlaştıkça her şey ileriye gidiyor da neden gerileyen sadece aşk oluyor?
"Düzeyli ilişkiler" le dolu magazinleşmiş medya!
Ana haber bültenlerinde bile " bu düzeyli ilişkiler" haber olarak veriliyor.
Aşk var mı aşk!
Burhan Bey'in sözlerinde Rast makamında bestelenmiş Selahattin Pınar'ın bir başka şarkısında;
"Hülyalarımın menbaı bir taze çiçeksin
Bekletme yazık sen de solar sen de çürürsün..." denmiş.
Birde;
Yine Rast makamında Şekip Ayhan Özışık şarkısına bakalım;
"Belki bir sabah geleceksin lakin vakit geçmiş olacak
Gönül hicran şarabından yudum yudum içmiş olacak..."
Sevgiliye özlemle yakarış bu kadar mı güzel anlatılır.
Şimdi sizlere soruyorum?
Neden hala bu şarkılar dillerden düşmüyor?
Bence gerçek aşkı bu şarkılarda bulduğumuzdan...
Bana son 10 yılda piyasaya sürülen binlerce kaset ya da cd de yer alan ve hala anımsadığınız kaç şarkı sayabilirsiniz?
Üç!, beş! bilemediniz en fazla on şarkı...
"Nedir o daldaki durum" lar, nedir o bardaki durumlarla özdeşleşmiş!
Adam gibi söz yazacak kimse mi kalmadı!
Aşkı o kadar çabuk tükettik ki!
İlk merhabadan sonra "Aşkım" diye seslenmeler başlıyor.
Bu kadar ucuz mu aşk?
Kara sevdalara düşenler neredeler?
Aşkım diye ölenler iki gün sonra bir başkasına aşkım diye sesleniyorlar!
"Bu ne sevgi ahhhhh
Bu ne ızdırap..."
Ne yapsak acaba!
İlk öğretimin altıncı sınıfından sonrasına "Aşk " diye bir ders mi konsa!
Müfredat yazmaya hiç gerek yok.
Bakın dünden bugüne uzanan şarkılara;
"Yine bir gülnihal aldı bu gönlümü..." diyen İsmail Dede Efendi'yi anlatalım ya da
İlham Behlül Pektaş'ın güftesinde Amir Ateş'in ;
"Ben seni unutmak için sevmedim
Gülmen ayrılık demekmiş bilmedim..."
Şarkısını mı okutalım...
Bir rüzgardır gelir geçer sanmıştım!
Geçmesin,
Hiç bitmesin aşk...
Biz yine "Portofino" ile danslar edelim, "Hello" ile sevdiğimizi saralım, "Besame Mucho" ile açalım düğün danslarımızı...
Bir rüzgar olmasın aşk!
Kasırga olsun, fırtına olsun.
Eğer hala anlatamadıysam da!
Aşk olsun...
Vallahi Işın Bey doğru söze ne denir. Her zaman söylerim eski şarkılar gibisi yok. Şarkılar gün geçtikçe kimliğini kaybediyor. Bunu bizlere hatırlattığınız için teşekkür ederim. Sevgi ve saygıyla..
Vallahi çok önemli bir konu aslında Hocam. Yani o yurdun meşhuuur çok meşhur şarkıcılarının sözlerini duydukça insanın siniri bozuluyor hem de fazlasıyla. Şimdi ki birlikteliklerin çoğu suni ve menfaat birlikteliği olduğu, gerçek aşklar yaşanmadığı için güzel aşk şarkıları da yazılamıyor maalesef. Şu rezilliğe bakar mısınız? ''Yatcaz kalkcaz yatcaz kalkcaz ordayım'' böyle ucube şarkı sözleri artık müzikten soğutuyor insanı. Bunlara artık bir dur denmeli yoksa güzel Türkçe'mizin asaletine gölge düşürüyorlar. Güzel uyarıcı bir denemeydi...👍
Son dönem aşkları tamamen sosyal medya aşkı. Eski ile yeni arasında ki aşklara geniş bir çerçeveden baktığımızda samimiyet farkı olduğunu görüyoruz. Zaten insanımızda yavaş yavaş eskiye özlem duymaya başladı . Yüreğinize sağlık hocam, güzel ve herkesin okuması gereken bir denemeydi 🙂
Ah aşk ! En çok ona aşk olsun hocam.
Çok çok beğenen ve su gibi akıp gittiğini düşünenlerdenim...
Bahara çok yakıştı👧
Tebrik ve bin takdirle...