Bir Şizofrenden Notlar - 4 / Ayna
Biraz sefil,
Biraz bencil,
Biraz ölüm,
Biraz yaşam,
Biraz kibir,
Ve biraz ihanet...
Her şeyden bir yudum içmiş ruhum bir türlü sarhoş olmazken, sancımda doğan kırıklar gözlerimden dökülüyor. Tanrı'm! Ne büyük bir acizliktir, direnişlerimin ipleri hep çürük!
Sen! Korkak kedi edasıyla odama sinip dinleyeceğine konuşsana! Sustur beni... Ağzıma duvarlar ör...
Kulaklarımı harçlaşmış çimentolarla sıva, o sesler kulak zarımda patlıyor. Sanki ilahilere küfür bulaşmış. Cinnetlerim gövdeme çullanıp, çığlıklarımdan zevk alırcasına ırzıma geçerken izleme gafil!
Tamam konuşma...
Nasılsa gecenin rahmini birazdan güneş yırtacak, süslü dünya mallarını sırtlanıp kalabalıklarda beynimin örselenmiş yanını saklayacağım. Annemden yadigâr maviye dayalı bakışlarımla baharı müjdeleyen birkaç cümle ilikleyeceğim sözlerime. Biliyorum kanacaklar, duymak istedikleri bu değil mi? Umut, umut, umut. Nasılda bu kelimeye açlar.
Ama sende biliyorsun bende...
Bizler umudu beşiğimizde bıraktık, emeklediğimiz günlerde kan rengi dokundu parmaklarımıza.
Hani diyorlar ya; ?'Savaşta ölen her çocuk kahramandır''
Şimdi ben kendimle verdiğim savaşta, kırıntıya muhtaç düşlerimin koynuna uzattığım çocukluğuma
İntihar kurşunları sıksam... Bir yanım katil bir yanım kahraman mı olacak?
Lütfen bu kez konuş benimle!