Bu Başlamadan Biten Bir Aşkın Hikayesidir
...Gözyaşının kanla karıştığı bembeyaz kağıtlarda perçinlenen kalem ve titreyen ellerin sessizce feryat ettiği, umutsuzca içini döktüğü amansız dakikaların veda mektubudur belki sevgiliye...
...Yosun gözlerin ebedi kapandığı gündür, belki de güneş hiç doğmayacaktır...Onun da boğazında düğümlenmiştir kelimeler, onun da gözleri çiğ çiğ olmuştur...
...Bir hiç'in herşeye ilan-ı aşkı gibidir; ikrar edilince güller bile yaprak yaprak dökülmiştür tek tek...
...Heveslerin ebedi suskunluğudur,
...Bir tazeciğin yorgun düşüp gözlerini kapatmasıdır...Uzun yolların, heyecanların, heveslerin öksüz kaldığı dakikalardır...
...Bu satırları yazarken, çoktan gitmiş olsam bile ağlayanımın olmamasıdır...
...Karşılıklı esenleşmelerin titrediği, çıkışın düşüşü, baharda kuraklık, şiirde anlamsızlıktır; veren İlahın geri almasıdır...
...Aynaya bir daha bakamayacak olmanın verdiği sevimsizliktir...Yeşil gözlere olan bitmez hasrettir...
...Durmak, kımıldamamak, nefes almamaktır...Hırçın çiçekleri dökülen, kendinden başkasına zehri dokunmayan bir sarmaşığın kökünden sökülmesidir...
...Başlangıcın sonu, hayatın bizzat ölümüdür, bembeyaz bir duvağı kimsesizler mezarlığına gömüp öylece terketmektir...
...Sevgiliye yalvarmak yerine yüreği paramparça etmektir, içten içe bir ağıttır; bir yarını onda bırakmak ve asla geri istememektir...
"Bu; çocuksu umutların serzenişi değil; biten bir hayatın hazin hikayesidir..."