Bu Saatten Sonra Daha Gelmez

Göz kapaklarım nerdeyse kapanıyordu. Sandalyeye yeni oturmuştum halbuki. Ben işte hep böyleydim. Aradan iki üç dakika öyle oturayım, hemen uykum geliyordu. Gece iyi uyumuştum oysa. Dinç olmam lazımken, bu neyin yorgunluğuydu ? Anlamaya çalışıyordum kendimi. 

Kısık bakışlarla gözüm demir kapıdaydı. Okulun öğrencilerini takip ediyordum dışarıya çıkmasınlar diye. Malûm, yine güvenlikteydim. Bizim bekçi Dursun ağabey, eşine hastaneden randevuyu bugüne almış, onu götürecekti, öğleden sonra izinliydi. Bana da bu durumu idare etmek düşmüştü. Kendi halimle böyle düşünüyordum, acaba nasıl bir şiir yazsam bugün. Derken bu yazıyı yazmak aklıma geldi. Bu esnada Müdür Bey, okuldan çıkıyordu. Hemen toparlandım tabiki. Ulan önceden böyle kendimi silkelesem ne vardı sanki. Müdürüm gidiyor musunuz, güle güle diye yolcu ettim. Müdür : Dursun Bey gelmedi mi ? Ben : Yok müdürüm.

Bu saatten sonra daha gelmez. Ben : Öyle gözüküyor Müdürüm. Neyse bir saat kaldı zaten son ders zilinin de çalmasına.




22 Mayıs 2023 30-60sn 92 denemesi var.
Beğenenler (2)
Yorumlar (2)
  • 18 ay önce

    Öncelikle yazınız deneme değil öykü bölümüne konmalıydı Enes bey , konu dağınık- Neyse bir saat kaldı zaten okulun çıkmasına-. son cümleniz muallakta kalıyor okulun çıkması nedir son ders zilinin çalmasına deseniz anlamı olacaktı ve bir not: deneme ya da öykü düz yazıda mutlaka giriş gelişme ve sonuç bölümü olmalı aklımıza her geleni yazmak yerine düşünerek tamamlarsak okuyan için de eserin bir değeri olur kanısındayım İyi akşamlar dilerim