Çağrı

Masalımı sende gerçek yapmaya geliyorum sevgilim. Lütfen, al beni içeri. Sanki bir asır oldu, yaşamıyor gibiyim. Takvim yapraklarını bir bir koparırken sensizliğe doğru, her gün ölmenin nasıl bir şey olduğunu anlıyorum. Ben sadece, hayatımın sonuna kadar seni sevmeyi dilerken, senin de yüreğinde öyle derin, öyle güzel, öyle sıcak yer etmek istemiştim. Sevmeyi senden öğrendiğim gibi, susmayı da senden öğrendim. Yüreğimde sana aktaramadığım acılarım var, içeri al beni, biliyorum, çok sevebiliriz. Her geçen gün acım artarken, umutlarım azalıyor. Hayatım boyunca seni beklemiş gibiyim. Merak edersin ya hani, o insan nerede, ne yapıyor, nasıl diye... En derin yaralarımla birlikte en güzel tebessümlerimin hazinesinde gizlisin. Cesaretim yok artık. Sana 'Seni dünyadaki her şeyden çok seviyorum' demeye cesaretim yok. O duvarı yıkıp da gelmek, ezberlenmiş hadiselerin tuzlanmış yollarında çok mu zor?

Seni Seviyorum Sevgilim... Hayatımda hiçbir şeyden bu kadar emin olmadım, yemin ederim. Seni anlamını bulduğum, onca yaşamın kilit noktasında unuttuğum her şeyden çok seviyorum. Ellerini uzatsan öylece, yüreğimde bir tek sana öyle büyük yer var, başka kimseyi almadım inan. Sevmeyi düşündüğüm, çaresizce sığındığım insanların hepsi sen doluydu. Ben aslında bütün herkeste sadece seni sevdim. Bunları söylemek için geç kaldım, biliyorum. Geç kalmasaydım bir şeyler değişir miydi?
Gökyüzünde bana yer yok mu? Sönmüş bir yıldız olmaya bile razıyım. Gözlerimde sana biriktirdiğim yağmurlar var. Şemsiyeni al da gel, ne zaman gündüz, ne zaman gece, inan karıştırır oldum. Zaman sanki sadece sensizliğe akıyor. Sensiz ölmek istemiyorum, bunca zamanı sensiz boş, yıkık dökük bir virane gibi yaşadım, sensiz ölmek istemiyorum. Gönlünün anahtarını bulamadım, bir tek benden mi saklıyorsun onu? İçeri gelsem öyle, seni incitebilecek her şeyi ardımda bırakarak gelsem, yalnızca sana... Gözlerimde sana büyüttüğüm bu aşkın selleri var. Gözlerimde boğuluyorum.
İçeri al beni, geldiğim gibi kalmama izin ver. Gitme, hiç gitme. Aşk kanunlar ve kurallardan ibaretti seni hayatımın başrolü yapmadan önce. Bilmezdim ben aşkı böyle. Bu acı yanını da bilmezdim, ne çetin bir yalnızlık! Hayatının sonuna kadar yanında kalacak olan insan ben olmalıydım. Ben sensizliğin köpüğünde boğulurken, gözlerimden sensizliğin serin suları akarken, sen bir başkasının yüreğinde hayatın en büyük nimeti mi olacaksın? Ölüyorum sevgilim, ölüyorum. Bu düşünceyle bile ölüyorum.
O gün geldiğinde yaşayamam, biliyorum. 'O beni gerçekten sevmişti' der misin benim için? 'O beni, benim sandığımdan daha çok sevmişti 'der misin? Saatler sensizliği gösteriyor. Sensizliği gösteren bütün saatleri kırıp atmak istiyorum, takvim yapraklarını yırtıp atmak, yüreğimdeki acının hafifletici sebebi olarak sadece seni göstermek istiyorum.

Gözlerine bakarak söyleyemesem de, seni çok ama çok seviyorum. İsterdim ki ben de gönül çizginden başlayıp, gözlerinde aşkla can bulan olayım... Kaderi zorladım hep sana gelirken. Kaderle savaştım seni almak için ben... Bana vermedi seni. Şimdi, işte şimdi tekrar istiyorum, bu kez yalnızca senden.
Bana seni verir misin? Bir parça olsun ben varsa sende, onun hatırına da olsa bana seni verir misin?
Gözlerimde büyüttüğüm düşlerin ömürleri tükeniyor. Işıklar bir yanıp, bir sönerken, hayata adadığım bu aşk beni öldürüyor...
Yaşat bizi sevgilim, tek çarem sensin. Yaşat bizi, öldürüyor beni sensizlik...