Çalıkuşu'na Mektuplar
Canım benim, tatili soruyorsun bana öyle yorgunum ki, sahi tatil var mı ? olacak mı ? yapabilir miyim ? kendimi öyle kaptırmışım ki işlere yorgunluğum ve yorgunluk hepten dışarı atmış beni iyi güzel mutlu olabilecek ne varsa ne kadar uzak ve yabancı kalmışım, eğer senin mektupların olmazsa yaşadığımı ,his ve duygularımın varlığını gerçekten unutmuşum,kendi yalnızlığımı örmüşüm bedenimi taş duvarların içine haps etmişim her satırınla beni yaşama güzelliklerine döndürdün daha iyiyim şu mektubunu okumak için bir fırsat buldum sahildeyim martıların sesleri vapurların iskeleye yanaşmaları insanların satıcıların arabaların sesleri tam bir çok sesli müzik orkestrası gibi bu hengamede kendime ait bir yer bulup şekersiz demli bir çay ile merakla okumaya başlamıştım iyi ki uzun yazmışsın bu kez teşekkür ederim beylerbeyi ve kuzguncuk ve Üsküdar boğaza en yakın sahil yerleri çalıkuşu sence ben hangisine gitmiş olabilirim evet doğru bildin beylerbeyi sarayı bahçesine gittim daha sakin ve genişce ve muhteşemce böyle bir bahçem olsun isterdim kahvaltı menüsüne zam yapmışlar canım sıkıldı vazgeçtim bir bardak çay ile yetineceğim bana mektubun her şey başka bir şey istemem,insanlar çok değişti diyorsun ne kadın kadın gibi ne de erkeği erkek adam yok adam kalmayacak böyle giderse diye yazmışsın çok yorulduğunu insanlardan bencillik ve sahtekarlıklarından illallah ettiğini bahs ederek hepsini iyi tanıdığını ama duymamazlıktan gelerek işi saflığa vurmak suretiyle atlatmaya çalıştığını söylüyorsun ,çok merak ettim nasıl hangi bir konu sana bu umutsuz cümleleri yazdırttı evet biliyorum çalıştığın ortam ve yakın komşuluk arkadaş ilişkilerinde maalesef ihanetler ve kabalıklar almış gidiyor başını bu durum neredeyse toplumsal genetik haritamız bizim çalıkuşu şaşmamak gerek her yerde aynı sancılar emin ol canım üzülme lütfen takılıp kalma ,zaten seni tanıyorum akıllı ve ince ,duyarlı ve pratik çözümlerin var senin ,neyse ,dikkatimi çeken cümlelerin öyle çok ki tıpkı benim gibi diyorsun aşkı tarif ederken 'aşk yalnızlıktır bence de yalnızlıktır tıpkı benim gibi ' sözlerin bana yabancı gelmedi tabi sana bahsettiğim şiir kitabımın ismi olacaktı bunu son mektuplarımda yazmıştım bugün senden gelen mektubu okuyunca tebessüm ettim aynıyız ikimizde demek ,ne güzel di mi ?,sadece bu mu ? kendine ceza verdiğini yazmışsın bak aynı şeyi ben de yapmıştım biliyor musun ? teknolojinin sarıp kundakladığı günlük alışkanlıklarımız bizi nasıl da yoruyor en sonunda isyan etmiş ben de bilgisayarı kullanmama cep telefonumu da mecbur olmadıkça kimseyi aramamakla cezalandırmıştım çalıkuşu buna karar vermiş sırtımı dönmüş küsmüştüm sonra ne oldu bilmiyorum günler aylar sonra döndüğümde bir kalem dostumun(hatta hiç tanımadığım) birkaç kelime söz beni tekrar bağladı kaçınılmaz teknolojik araçlara, demek aynı kriz süreci seni de meşgul etmiş neyse sıkma canını hiçbir şey bel fıtığının sende açtığı ve dayanılmaz acılar çektiğin o günler kadar değildir bak önce ben olmuştum yıllar önce bel fıtığı ve sen bunu bana yakıştıramamıştın eğilip çoraplarımı bile giyemediğimi neredeyse sürünerek ağlayarak feryatlar çığlıklar atarak evde dolaşıyordum kötü ve harap günlerimdi senin de yakın zamanda aynı rahatsızlığı yaşamış olmana üzüldüm üzülürüm diye hiç yazmamıştın bir daha bunu yapma olur mu ? son olarak şu sanal yazışmalar bazen komik durumlara da sebep oluyor hatta mahcup durumlara düşebiliyoruz yazmışsın ya geçmiş mektuplarının birinde yanlışlıkla kız arkadaşına göndereceğin mesajı birine atmışsın düşün ne alaka bir beklenmedik kötü hal fakat bazen de yeni başlangıçlar için de güzel rastlantılardır kim bilir di mi ? işte böyle karışıklıklar da oluyor , neyse , eee benim yaşadığım istanbul'u sen zaten yıllar önce yaşamışsın benim arada bir yaşadıklarımı yazıyorum ya kıskanıyorsun elbette belki de fazla abartıyorumdur yaa çınar altının doyumsuz akşam keyiflerini ve boğaz turlarını ve Üsküdar kız kulesi salacak boyu gezintiler martılarla ve güvercinlerle dolu istanbul'u bırak ta yeni görmüş biri olarak yoruluncaya kadar yazayım ,fallara pek inanmam bunu bir iman ve kabul noktasında asla görmem ancak arada bir eğlence kabilinden eş-dost-arkadaş sıralayıp duruyor gerçi sen de bana sürpriz yapmış keyifle içtiğin bir kahvede benim falımı yazmışsın ürktüm çalıkuşu,işin içinden çıkamadığım konulardan kafamın çok dolu ve karışık oluşu koyu renkli bir ev ve mutsuz hüzünlü geçen yıllar yalnızlığı öğrenmiş ve sevmiş hatta çabuk ağlayan biri olarak yakın zamanda sevinecek günlere aydınlık günlere çıkacağımı yazmışsın, yorum yapmıyorum ama yakın ve uzak doğrular yok değil özellikle son yazdığın cümle ibadeti ve dualarımı bıraktığına dair söylediklerini bir an evvel kendime gelmem için yazmış olduğunu düşünüyor ancak bu uyarının bana iyi bir ders bir gerçeğin ifadesi olması açısından kabulleniyorum buna ihtiyacım vardı sağol canım,evet tam iki saat olmuş burada seninle duygu beraberliği yaptığım birazdan akşam ezanları okunacak bak akşam kuşları nasıl telaşlı geçiyor o kadar düzgün ve suya yakın ve hızlı uçuyorlar ki çok düzgün bir hat çiziyorlar ya bayılıyorum bu görselliğe ,tekrar yazman dileklerimle sevgiyle öpüyorum Allah'a emanet ol...
14.06.2012/beylerbeyi