Çalındım.

Kendimi daha önce hiç bu kadar kirli hissetmemiştim.Sanki ailesini görme umuduyla yola çıkan bir şoförün kamyon çamurluğunda yolu süpürüyordum.
Tüm yılların soğukkanlılıkla döşenmiş o haddini bilmez günahları üstüme geliyordu,
nefes almak yoruyordu nedensizce.
Dilimden bir adım öteye gidemeyen itiraflarım dudaklarımdan yükselip havaya dağılmıyordu,
anladım ki nefes alamayan ben değildim ,ruhsal yolsuzluklar yapmıştım ve vicdan sahibi insanların atmosferinde itiraflarım, iç işleri bakanlığıma sığmıyordu.

Diplomasi damarlarımda bir mikrop gibi yuvarlaklar çiziyordu.Kabul ettim 'karanlıklarımı'.
aşktı;
bir şarkıyla başladı;hiç ezberleyemediğim , hiç beni tanımamış bir şarkıyla , ve bir sone ile devam etti iki satırın içine sığdırılmış tonlarca cümle kelepçelendi bileğime ardından dokunaklı sahneler eşliğinde shakespeare ayrılıklarından bir sahne ile bitti
ee peki sorun nerde?
Sorun sevebilme ihtimali adlı şiirin yakıcı coşkusunun bir anda kanımı donduran bir yargıca dönüşmesiydi.Cümleler üstüme ağır tuğlaları serpiştirir gibi indiriyordu gerdanıma.
Kalbimin ilk kez beş duyumdan damıttığım saf acı ile dolduğunu hissettim. Çünkü beni sevebilme ihtimalini seven adamı avare bir kaç cümleyle yüreğimden kovmuştum,hiçkimse ağlamamıştı benim için sesimde hayat bulmamıştı ilk çiçeğimi titrek ellerinden almıştım ilk dansımda adımlarımın ucunda o vardı.

Hatıralarımda eksik olan, onun hata yapma ihtimalıydı. ama sorun kendıme ispiyonlayamadığım biriysi ''kendim''
bende çok isterdim normal biri olmayı ama olmadı yapamadım.

İçimde bir cereyana kapılmış üşüyüp battaniyemin altına büzüşüyordum. Kimi zaman esip gürlüyordum deniz meltemlerine
karnımda çaresizliğin sancısı yankılanıyordu.

ruhum bile tanıyamayınca kendini bende aşk otobanındaki virajı alamadım tabi.
Hız limitini aşan hatalarıma düdüklü bir trafik polisi yanaştı adı yılmaz erdoğan 'dı .
Gözlerinde umutsuzluğun silindiği yaşlarla, ıslanmış kirpiklerinde, ömrünün dizeleri dökülüyordu.
Nefesinde dudaklarını kavuran o şiiri okuyordu
benim anlam bulduğum tek anı, işte o anı ,benden bu vicdan azabı çalıyordu. çünkü O adam da derdi, sırtını yalnızlığa dayamadan önce ''ben senin beni sevebilme ihtimalini sevdim.''

16 Mart 2009 2-3 dakika 2 denemesi var.
Beğenenler (1)
Yorumlar (1)