Charlie Chaplin` e Mektuplar 11

Kar yağdı Charlie Chaplin kar yağdı yaşanan tüm çirkinliği örtmek istercesine ama karın beyazlığı yeterli olmadı. Avının zayıf anını bekleyen iki yırtıcı gibi pusuya yatmış bekliyoruz. Kimin av veya kimin avcı olacağı hala belirsiz. Tanrı bizi sınıyor. Ve sen gittikçe büyüyorsun Charlie Chaplin bir aylık oldun bile hastenede seni ilk gördüğüm halinden hiç eser kalmadı. Büyüyor ve büyüdükçe değişiyor ve değişiyorum. Senin için hayat süt dolu biberon, uyumak ve kaka yapmaktan ibaret. Ve ben seni korumaya çalışıyorum zaten büyük bir engameden zar zor kurtardım seni ve bizi daha neler bekliyor bilmiyorum. Aklının ermeyeceği işler dönüyor ailemizde çürük, pis, insanliktan uzak ve zaman değiştiriyor bizi.
Annenle beni birbirimize bağlayan aşk anlamını yitiriyor, aramizdaki mesafe gittikçe açılıyor ve uzaklaşıyoruz. Sesimizi duymuyor soluklarımızı hissetmiyoruz. Duyuyorum bir şeyler çatırdıyor ama ne olduğunu anlamıyorum. Yanılıyor muyum sence?

8 Kasımda Alman mahkemesinde davamız görüldü ben şahit olarak yazıldığım için dışarida beklemek zorunda kaldım annen ve karşı taraf mahkeme salonunda kozlarını paylaştılar. Dava sonunda bizi yani sanıkları içeriye çağırdılar hakim sadece kararını söyledi bir ara konuşulanları anlamadığımı söyledim tercüman tercüme etmeye başladı. Ve yine karşı tarafın yalanlar söyleyerek olayı farklı bir aşamaya çektiklerini anladım. Dışarıda konuşulanları kısaca anlattı annen meğer bütün mesele annenin, annanenin bakıcılığını mahkeme kararıyla almasıymış. Bu nedenle evimize kadar gelip kapımızı kırmaya ve bize zarar vermeye çalışmışlar. Bu mahkeme kararını bu üç kardeş diğer kardeşlerinin annaneni kandırıp mallarını elinden almaması için yaptılar ve içlerinden en çok annene güvendikleri ve annanene bakmak istemedikleri için bu huysuz kadının bizimle kalmasına karar verdiler. Halbuki bir senedir bu kişilerden hiç birinin annelerine, annecim nasılsın bir yeri ağriyor mu canın birşey çekiyormu dediğini duymadım. Tek yaptıkları annaneni görmeye gelen, diğerini kötülüyor bu şekilde annanenin gözüne girmeye çalışarak mirastan biraz daha fazla pay alabilmek umuduyla yalanlar söylüyor yaşlı kadının yarım aklını karıştırarak daha da huysuzlaşmasına ve hastalanmasına neden oluyorlar. Masanın görünen üzerine yine yalanlar saçıldı gerçekler masanın görünmeyen karanlık yüzünde yani altında kaldı. Bu aile en iyi bildikleri şeyi yani yalan söylemeyi yine çok iyi başardılar. Kendi cinayetlerinden nasıl yalan söyleyerek sıyrıldılarsa bu iştende öyle sıyrıldılar. Aklım hala karısık Charlie Chaplin.
Bugün avukatla görüştük mahkemde doğruların değil yine yanlışların konuşulduğunu ve gerçeğin saptırıldıgını söyledim annende tercüme etti. Avukat sorunun annanen olduğunu kabullenmiş. Benim ve senin mağdurluğun pek önemli değil. Bir şeyler yapabilmek için senin veya benim sağlığıma bir zarar gelmesi gerekiyor. Annen ailesinin geçmisteki cinayetleri ortaya çıkmasından korkuyor ve olayın bu şekilde kolay ve yalan yoldan kapanması işine geliyor. Ne ve nasıl yapacacağımı bilmiyorum.

Ve sen tüm bu çirkinliğin içinde gülmeye, büyümeye dünyayı anlamaya ve tanımaya çalışıyorsun. Tanışıyoruz Charlie Chaplin bakışa bakışa. Tanri beni almanca sınıyor ama ben almanca bilmediğim için kendimi savunamıyor ve anlatamıyorum.

14 kasım 2010
Heidelberg