Çile
Önceleri zamana aldırış etmeden yaşayan bir garip çocuktum. Meyvelerini yemeye başlayınca acıların uyanıverdim. Neydim nereye doğru gidiyordum. Uzanmak istedim bir yerlere ama nereye uzanacağımı da bilmiyordum. Bir haykırış tuttu yıllar sonra bana. Ne olacağım ve nereye varacağım. İşte o gün yola çıktım. Yanıma bir hayalim birde yüreğimle. Durdurmak istediler yol boyunca. Kimi dur dedi kimi koş. Bilmeden bu yolu sonunda neler beklediğini bilmeden yürüyordum. Bir soluk gölgelenmek istedim bir ağaç gölgesinde dallar müsade etmedi; Bir soluk nefes almak istedim rüzgar müsade etmedi, bir yudum su içmek istedim ırmak müsade etmedi. Kararlıydım ve devam ettim yoluma. Ahhh çözülesi olmayan hayat nereye gidiyorum.
Bir sabah uyanıverdim bir yol sonunda. Ne yorulan ayaklarım şikayetçi, ne susayan dudaklarım. Vardım en sonunda olmak istediğim yere. Şimdi koşmak istiyordum düz ovalarda, haykırmak istiyordum sevincimi. Ey hayat utandınmı şimdi bak neredeyim. Ey beni beklemeyen güzel şaşırdın mı, pişman oldun mu bak neredeyim. Bitmez diye söylenilen yollar, aşılmaz denen dağlar gördünüz mü şimdi nerdeyim. Kökümü salıyorum artık toprağa. Dallarım uzanacak, gövdem büyüyecek artık. Ne geçmiş üzecek nede hayat. Uyandım artık ey güzel, sen yoksun yanımda ve ben yanlız başardım bütün bu çilelere yanlız katlandım senle olan bir şey yok.
Ama bir şey başladığım yerde kaldı. Senle olan hayallerimi yanıma almamışım...!!!