Çıplak Duvarlar

İçimin en tiz sesi belkide şu an bu satırlara dökülen.Düş ülkem zengin bilirim.Lakin gerçek hayatım bir serdenişten ibaret.Acı dolu,sancılı,küflü sularda yüzmüşüm ,gönül denizimde...Yorgun zihnim sessizliğe ,sakinliğe muhtaçken kaç kez daha hırpalanıp mıhlanacak. Sözcüklerim arsız işgalleri var ,korkuyu saldılar,yüksek sesle yalvarışlar bunlar. Çöktüler gözlerime yıllarca bırakmadılar!

Ömür gelip geçiyor elbet.Kaygılarımın,kinimin,bencilliğimin ektiği tohumları ben ektim itiraf ediyorum .Ama söküp atmak için uğraşmadım mı sanıyorsunuz! Bazen soruyorum kendi kendime 'film şeridi gibi sonsuz akışında bu acılara daha ne kadar dayanabilir bu kalp?' Kader mi,nazar mı dersiniz bilemem! O sizin takdirinize kalmış...Kaçan o günleri geri alabilsem!...
Beni anlamak ,ben gibi düşünmek ne anlamak mümkün nede çözmek.İşin gerçeği , huzuru bulmak ağlayan gözlerde mümkün mü?

Zamansız gidişler,miras kalsa da ,bir başka tatlı yüreğin gelip de tatlı tatlı yeniden yüreğime düşeceğini asla aklıma getiremezdim.Kim kimden ne alır bilinmez ama kaderi ,kedere ekmek gerekmediğini böylece öğrendim ne yazık ki...
Dünya dönüyor sabırsız, biz istemesek de kendi döngüsünde. Günün denetimini biz zavallı kullara ödetiyor ,düzen denilen illet.
Bir pervane gibi etrafımızda dönüp duruyor. Bizce anlamsız, kendince anlamlı belkide!Ne garip ama yerimde sayıyorum sanki ,yılların yorgunluğunu bezginliğimde...

Oysa serüven dediğim yaşadıklarım,yaşayacaklarım ... benimle benden ayrılmaz bir parçam... kendi sesimde birikiyor kalabalık avlumda.Özgürlüğüm,gururum ise incinmiş ne yazık ki küçümenden.

Kıymıkları batıyor ,sivritilmiş uçlar, içime derin yaralar bırakıyor...Bunlar bir film karesinden alıntılar,denenmiş can kırıkları belki de.Ölüyüm diyemem .Çünkü yaşıyorum ne ya zık ki,dünleri yarınları gelip geçerken bilmeden.

Yaşadıysam eğer güzel olanları, eyvallah der geçerim.Satır aralarına gizleme gereği de duymam,herkes görsün ve duysun !Ben işte böyle biriyim.Geçmişimi daima özlerim,hatırıma gelince de içimi çekmekten alamaz gözlerim. Dolarım sipersiz yüreğimdeki ışığa, arar durur benliğim insafsızca ,çıplak duvarların gölgelerinde dolaşırken...

10 Nisan 2012 2-3 dakika 8 denemesi var.
Beğenenler (1)
Yorumlar (4)
  • Her yürek ateşinde sınanır mış Şairem .. Ne kadar Geçmiş geçmişte kaldı deseler de kalmıyor maalesef yaşanan kötü anılar ve izler muhakkak bizlerden bir şeyleri alıp götürdüğü aşikar ama yaşam içinde yaşadıklarımız bize dersler çıkartmaya neden oluyor kutlarım bu güzel yazınız için..👍😙😙😙

  • 12 yıl önce

    👍👍👍 Üstat Necip Fazıl Kısakürek'in dediği gibi ''Tam otuz yıl saatim işlemiş ben durmuşum, gökyüzünden habersiz uçurtma uçurmuşum''

    okuduğum yazınız özeti gibiydi zaman mefhumuna vurgu yapan güçlü bir deneme.

    içtenlilke kutlarım nicelerine...

  • 12 yıl önce

    Kıymıkları batıyor ,sivritilmiş uçlar, içime derin yaralar bırakıyor...Bunlar bir film karesinden alıntılar,denenmiş can kırıkları belki de.Ölüyüm diyemem .Çünkü yaşıyorum ne ya zık ki,dünleri yarınları gelip geçerken bilmeden. başarılı bir deneme olmuş yüreginize saglık ilknur hanım

  • 12 yıl önce

    Bir başka tatlı yüreğin, gelip te tatlt talı yeniden yüreğime düşüceği asla aklıma gelmezdi.Güzel cümle çok güzel. Aklımıza gelmeyen başımız gelir mi acaba?