çöl ortasında aramaktır suyu ...
yazılamamışlıklara adanmıştır...
kelimeler yetersiz,sürgün bırakan,ilaç tadında hastaya,titrek kelimeler...
hiç bir zaman ölüme yetemediler,ya da yaşarken öldüğünde kararmış ruhlara,
yetmediler bir doğumun anadaki mutluluk patlamalarını anlatmaya,
bir ağaca bir son baharında bakan adama ve delikanlı yıllarında altında sevgilisini öptüğü anlara.
ve ölüme bukadar yakınken insan,avutmaya,
kalırken küçücül bir kız geleceği hayalleri ile gittiği okulun önünde kamyonun altında,yetmediler babaya gelecek yok diye,yetmediler mezar başında duaya dökülürken feryatları dindirmeye,
yetmediler feryatlarda acıyı anlatmaya...
yetmediler bir öğretmene ölümü anlatmaya,
teselliye yetmediler,
kelimeler sahtekarlığı insanların çaresizlikte buldukları ruha oynanan,
yetmediler şiire dönüp herkes beyenirken şairin duygularına,
yetmediler göz kadar acıya dokunmaya,
yetmediler alışmışlığı anlatmaya,
ya da kabullenmeyi ayrılıkları kendi kendini kandırmaya çalışırken insan,
sabahın ayazında için titrerken,yolda yarı çıplak adamı yatarken gördüğünde halini anlatmaya,
adamlığından utandığını anlatmaya yetmediler,
aslında on dakika sonra unutacağını bildiğini anlatmaya yetmediler,
sahtekar yüzünü anlatmaya,
yozlaştığını bu döngüde,
bir şehit anasına anlatmayı teröristin sıcacık bir yerde neden yattığını anlatmaya,kendi yavrusu toprakla sarılmışken soğukta,
yetmediler sonrasına,sabaha karşı ızdırapla uyanmalarına dertgah babanın,
yetmediler ölene dek acıyacakken içi,yeniden gülebilmeyi başaran kardeşin donuk,tamamen değişmiş,ürkek ama arta kalmayı başarabilen ruhunu anlatmaya,
hep vardılar,hep yaklaştılar,hep sorgulanacaklar,
yazamadılar...
bu adamı anlatamadılar,hayatına hep bir yerden dokundular,
kimi zaman aşka bürünmeye,
kimi zaman hüzüne bürünmeye çalıştı durdular,
efkar verdiler her caresizliğinde ızdıraba,
sevgilinin güzelliğini haykırabilmeye,
isyanlara olup bitene,
aklı beş para etmez adamlara cevap olmaya,
beş para etmez bu adama laf olmaya anlatılan,
umutlara,kana,
kelimeler ağlamaklı dehrizlerinde hayatın hiç tam olmadılar...
yazılamamışlıklara adanmışken kelimeler...
hiç olmadılar....
m.o.ö.
hep vardılar,hep yaklaştılar,hep sorgulanacaklar, yazamadılar...
şiir tadında çok hoş bir denemeydi...
kutlarım...👍👍👍