Dostluk Ve Güven
dostluk ve güven bu iki güzel kavramın tarihi çoktan geçti bence.
arkadaşlığı katmıyorum bile çünkü arkadaşlık çok farklı bir mesele.
yüzüne kanky,arkasından funky diyen dost dost değildir.
bana göre dostu olmayan insan;balkonsuz eve,çiçeksiz bir ilkbahar'a
kafiyesiz bir şiir'e,yüklemsiz bir cümleye ve sergensiz bir bjk'ye benzer.
sonuç olarak bu devir de dostluk ve güven
su üzerine yazılmış kavramlardır.
Mademki su üzerine yazılmış dostluklar... o zaman onu gerçek defterlere aktarma vakti gelmiştir. Dostluk hiçbir zaman bitmez ya da en azından bitmemesi gerektiğini düşünürüz. Arkadaşlıklarla bir yere kadar, tek tekeri patlayan bir vasıta nasıl ki yedek tekere ihtiyaç duyar, dost o anda gelip o tekeri şişirendir. Arkadaş ise, ya zamanı olmadığını, ya acele bir işi çıktığını, ya gerçekten üzüldüm diyerek buna inanmanı bekleyerek savuşur gider.. ben de çoğu zaman umutsuzum; ama gel bu kavramın sığlaşmasını ortadan kaldıralım..Saygılarla