Elini Sıcak Sudan Soğuk Suya Sokmayacağım

Atasözleri.. Gündelik hayatta sıkça kullandığımız kelime öbekleri..Çoğu zaman ifade ettiklerini es geçtiğimiz kıymetli hazineler.Elini sıcak sudan soğuk suya sokmayacağım bunlardan sadece biri. 18 sene boyunca pek çok kez duymuştum bu sözü. Cümlenin ilk anlamını üniversitedeki ilk yılımda ellerim morarınca düşündüm.Çünkü su buz gibiydi.Ne büyük bir vaadmış dedim kendi kendime. Soğuk suya sokmamak..

Başka bir gün olayın psikolojik yanı geldi aklıma. Görünüşte yalnız değildim, arkadaşlarım vardı yanımda.. Ama fark ettim ki o kalabalığın arasında yapa yalnızım..Bir kadın geldi aklıma aslında onsekizyaşında bir kız, herhangi bir kadındı bu..Belki elli sene önce belki yüz,ikiyüz sene önce yaşamıştı,belki de hala yaşamaktaydı..Evlenme çağında dedikleri bir kız.. Aklımda yine o söz..Elini...

Tamam belki bugün birçok evde makineler var bulaşıkları yıkayan, elleri üşümüyor kadınların belki.Ama söz hala çok manidar.Çünkü eller sadece soğuktan üşümez.Bazen hatta çoğu zaman onu seven birinin sıcacık ellerinden mahrum olduğu zamanlarda üşür.O zaman çok iyi anladım sözün anlamını.

Bir kız.. El bebek gül bebek büyümüş.Belki her istediği olmuş.Sevilmiş..Elleri üşüse onada razı belki yeter ki bir çift el ellerini tutsun yeter ki beraber üşüsünler soğukta ama o üşümekte bile sıcacık olsunlar..

Bir kız için baba ocağından ayrılmasının karşılığıydı o söz artık...Tamam eşim olacak ama o sıcaklığı yaşatabilecek mi bana korkusuna verilecek cevap..

Sonra bu sözün seni seviyorum cümlesiyle olan yakınlığını fark ettim. Eş adayının en safiyane duygularla sarfettiği bir söz olarak.Korkma burası el ocağı değil, baba ocağından ayrılmakta neyin nesi diye haykırışı..Ocaksa bir ocağın daha oldu demenin farklı bir yolu..

Şu zamanlarda klasik bir söz gelir bizlere..İçi boş seni seviyorum demeklerden çok daha manidardır belki..?