Eski Bir Dost'a

Eski bir dost yüreği ayna olur insana çoğu zaman... Geçen zamandan ziyade, zamanın yaşamından geçerken seninle olan alışverişinin bilançosunu görürsün... Görmekten korktuğun birçok şeyde cabası ...

Geçmiş yılları yâd etmenin güzelliğiyle birlikte, kendini görürsün dostun yıllanmış çizgileri biriktirdiği sadık yüzünde.

Dostları nasıl saklarsak öyle buluruz aslında. Zaman sadece bir geçiş dönemi. Sen özenle, sevgiyle kaldırabildiysen yürek sandığına, yıllar sonra aynı sevgiyle çıkar karşına. O zaman yüzleştiğin anılarından kaçmak yerine, kucak açarsın heyecanla.

Oysa yıllardır görmemişsindir yüzünü, acıların sahne alırken yaşamında ve sen oscar'a aday replikler biriktirirken oyununda, o yoktur aslında... Sen de onun başrollerinde alkış tutmamış ya da ağlamamışsındır. Ama geçmişten gelen bir mucize hissi verir eski bir dost, insana...

O sadıktır, o en iyidir çünkü sen en iyi olduğun zamanlarında sarmışsındır pamuklara. O, seni anlar... Bakışlarınla anlatabilirsin uzun paragrafları bir çırpıda. Ve gülen yüzünden bir tomar hüznü çekip çıkarabilirsin, tereyağından kıl çeker gibi. Sevgiyle saklanmış eski bir dost, güven verir, hayat verir insana...

Şimdilerde dost, bir istiridye içindeki o değerli inci. Söylemekten çekinmediğin sırlarının tek sahibi. ?Yalnızlık paylaşılmaz' der Özdemir Asaf... Paylaşılmasına paylaşılmaz belki ama eski bir dostla paylaşmak zamanı ve en kuytularındaki sızıyı emanet edebilmenin o çocuksu güveni bile hafifletmez mi, dünyanın tonlarca çakılından, isinden, pisinden insanı...

Bir itfaiyecidir eski dost çoğu zaman... Yüreğindeki o koca alevlerin içine atar kendini, yangınını söndürmeden de şuradan şuraya gitmez.

Çoğu zaman da bir muhasebeci edasıyla dikiliverir karşına, ?dost acı söyler' deyimiyle başlarsa söze, bil ki başlamıştır hesabın, günahların ipe götürülür, sevaplarınsa olağan haller satırlarından bir paragraftır artık.

Eğer dost, yargılayabiliyorsa, yüzüne çarpabiliyorsa adam boyu dalgalarıyla sendeki seni; o zaman korkma!

Yıllarca sakladığın en değerli hazinesi duruyordur hayatın, tam karşında.