Firar

Henüz oniki onüç yaşlarındaydım .Hep bir bisikletim olsun isterdim .Maddi durumumuz da iyi olmadığından babam almazdı .Ümütlerim her zaman başka baharlara kalmıştır bu yüzden.Çocukluğumdan kalma demek ki yaptığım karar verdiğim her işi sonuca bağlamışımdır.Karar verdim kendim çalışıp , bir bisiklet alacaktım .Mahallemizde simit satan bir abimiz vardı onunla konuştum .Simit alıp satmaya benide götürmesini istedim .Fakat param yok bana yardım edermisin dedim .Küçük olsamda hiç bir zaman kendi yaşıtlarımla oyun bile oynamamışımdır ,her zaman büyüklerimin yanında kendimden büyük cocuklarla arkadaşlık yapmışımdır. Büyük abi ,beni severdi tabi gel benim aldığım fırından alırım ben sana simitleri akşamda satar verirsin parasını dedi.

O gece gözüme uyku girmiyordu heyacan bir yandan para kazanma azmi bir yandan ,bir bisikletim olacak onun heyacanı bir yandan sabahı zor ettim.Sabah bizimkiler kalmamıştı bile cıktım evden ,abinin kapısına vardım. Bir yandan utanıyordum onu cağırmaya uyuyordur diye,bekledim cok geçmeden abi cıktı. Kendisinde yedek bir simit sehbası oldugunnu ,onu benim için akşamdan hazırladığını söledi.Sevinçten yerimde duramıyordum.
Sohbet ediyoruz, bir yandan da simit satacağım bölgeleri bana söylüyordu. Fırına vardık, fırıncı ile konuştu, Sonrada simitleri dizdi sehbaya bana uzattı .Hadi hayırlı olsun hayırlı işler dedi .Kendisi bile almamıştır henüz simitlerini ,önceliği bana vermişti .Onun bana yapmış olduğu özverinin karşılığında onu utandırmamalıydım.Bir an önce simitlerimi satıp bana duyduğu güveni boş olmadığını göstermeliydim. Yola koyuldum. Utanğac bir sesle simitttt simittt diye kısık bir sesle bağırmaya başladım. İlk müşteri derken üç beş oldu.Güven gelmişti ,bir kaç tane satınca .Sesde acıldı siiimmiittt siiiimmiiitttt mahalleyi inletiyordum.Akşam bile olmamıştı,bitirdim simitleri ,koşarak fırına geldim .Fırıncının parasını verdim tekrar bana simit vermesini istedim.Olur dedi hemen onlarıda aldım ,koyuldum yola .Başladım onlarıda satmaya ,biraz geç olsada onlarıda bitirmiştim.

Fırına geldiğimde ,fırının kapalı olduğunu gördüm .Ogün para kazanmanın zorluğunu görmüştüm, ama seviçte vardı .Kendim kazanmıştım bu gün cebimdeki parayı .Mahalleye vardım ,büyük abi merak içinde nerde kaldın herkes seni merak etti dedi. Bende ikinci kez simit alıp satmaya cıktığımı söledim fırına uğradığımı kapalı olduğunu ,paranın bende kaldığını söledim.Fırıncının parasını sabah veririz dedi tamam dedim .Ertesi günde beraber gittik,böyle bir iki hafta sonu geçti Hafta içi okul ,hafta sonu simit .Tabiki bu arada yeni abilerlede tanıştım .Kafamda daha cok para kazanacağım iş fikri vardı,büyük abilerden bir tanesi poşet sat onda çok para var dedi.Nasıl olacak dedim.Bir an önce bisikletin parasını cıkarmak istiyordum .Sabah buluştuk ,poşet aldığı dükkana gittik aldık poşetleri pazar yerinin girişinde başladık beklemeye,pazara gelen müşterilere poşet satmaya başladık .Akşam olduğunda simitten cok para kazanmıştım.Bir kaç hafta sonnuda paramı tamamladım.Mavi renkte bir bisiklet almıştım,mahallede sayılı cocukta vardı bisiklet.Onların kervanına bende katılmıştım.Mavi gül koymuştum adını ,süsler yapıyordum kendim renkli bezlerden kağıtlardan ,bir gelin gibi süslüyordum .Bir gün okul dönüşü mavi gülün her yerinin toz olduğunu gördüm,oysa ben kıyamazdım ,gülüme kirli kalmasına temizler paklar bırakırdım. Bu olay bir kac defa tekrarlandı ,anladımkı mavi gülü birisi kullanıyor sonrada benim okul dönüşüme yakın zaman yerine koyuyor.Karar verdim bulmalıydım bu habersiz alan kullanıcıyı.Bu aradada kinlenmeyede başlamıştım .Kara verdim bir sonraki gün okulun son iki dersine girmeyeceğim eve gelip bu kullanıcıyı yakalayacağım.Öylede oldu ertesi gün son iki ders okuldan kaçtım,mahalleye geldim,ne göreyim. Mavi gülü komşunun oğlu almış biniyor.Benden büyükte olsa mahallede bir çok cocuk korkardı benden .Nasıl bir heybetle geldiğimi görünce çocuk dondu kaldı,kacamadı.

Nasıl vurdum bende bilmiyorum o kızğınlıkla ,çocuğun ayakları yerden kesildi,sırtının üstüne düştü.Canlı tavuğu kesersin tavuk cırpınır can verirken ,çocukta tıpkı tavuk gibi yerde çırpınmaya başladı.ağzından burnundan beyaz köpükler salyalar akıyor tugaf sesler cıkarıyordu korktum bende donup kalmıştım bu manzara karşısında,annem geldi bana bir tokat vurdu kendime geldim.anmem feryatlar ediyor,komşular yetişin ölüyor diye,bir yandanda çocugun yüzüne su atıyorlardı.hemen kaçtım ben olay yerinden ,başka bir mahalledeki arkadaşımın evine.Korkmuştum eve nasıl gideceğim hadi cocuk öldüyse ,yinede cesaretimi topladım eve gitmeye kara verdim havada kararmıştı kimse görmezdi.Mahalleye vardım ,eve yaklaşmıştım ki bir polis aracının geldigini gördüm hemen yan bahceye atladım saklandım.Kesin çocuk öldü polis beni arıyor dedim kendi kendime evede gidemezdim. Evimizin yakınıda kayalık bir bölge vardı ,orada otuz kırk metre uzunlugunda bir mağara vardı . Karar verdim bu gece burda saklanayım sonra haber alırım ona göre uzak yerlere kacarım dedim .Yaşıtlarımın gündüz girmeye korktugu yerde ben gece kalacaktım ,nitekimde öle oldu o geceyi mağarada geçirdim.sabahın ilk ışıkları ile uyandım .Birde acıkmışım ki ,akşamdan aç kalma .Bizim bakkal biraz geç acar bakkalı fırıncıda sütcüde bakkalın kapısına bırakırdı ,sütle ekmegi. Bakkalın yolunu tuttum,gelen giden yoktu. Biraz bekledim önce sütcü sonrası fırıncı bıraktı sütü ekmeği,bir ekmek iki şişe süt aldım .aç karnımı doyurdum güneşte doğmaya başalmıştı .tekrar mağaraya döndüm bekledim .Öğle vakti baktım ki tanıdığım çocuklar top oynuyor seslendim bir tanesi yanıma geldi.Heyacanla nerdesin sen herkes seni arıyor çok merak ettiler dedi .Ben hemen serdar öldümü dedim,yok dedi .Bir sevinç bir sevinç eve gittim ,rahata çıkmıştım Yinede dayaktan kurtaramasamda hak etmiştim sanırım.Karar verdim ,mavi gülü paylaşacaktım mahallede bisikleti olmayan çocuklarla ,nitekimde öle oldu bu olayda unutamadığım bir anı olarak yerini aldı