Gitme Kal Lütfen

Hiç uzaklaşmayacak kadar yakındın, buğulu bakışlarından süzülen sevda nameleri hücrelerimdeki soluğu almamı etkilerken, nefessiz kalan benliğim hala bahar şarkılarını haykırıyordu. Her gelişin vurgun yemiş yüreğimi sarsarken, susamış dudaklarımı son kez ısırıklarıma boğmuştu ve nitekim yoktun... Her zula benim na mahremim, her aydınlık ise karanlığa kaçışım olmaya başlamıştı, arayışım kaybedişimin son reçetesi olarak avuçlarıma konmuştu, bihaber bekleyişler imde anlak gücüm zayıflamış umudum da var ettiğim dönüşün kaybolmuştu.



Ayaz gecenin bitimi mahmur uyanışla sabaha uyandığım anda; geçmişimi sorguluyor,bilinmezlikler de arıyor, gelmeyeceğini bildiğim halde; keşke ve belkilere sığınıyordum.Yinede yoktun.Zaman ilaç derlerdi ya? İnan onca aya ve birkaç yıla esir edilen sevgim hala mahkumiyetin bedelini ödüyordu, öyle bir nezarethaneye değil zindanlara terk edilmiştim.Ayaklarım bedenimi, gözlerim bebeklerini taşımayacak kadar yorgun ve bitap düşmüştü.



Onca yıl senden habersiz gecen süreç; umutlarımı tüketmiş,yaşam sevincimi ve heyecanımı yitirmiş olarak suskunluğa terk edildiğim yılın son günlerde; yeniden haykırışlarımı, umuda sarılışımın,ve sana ulaşabileceğim gerçeği gerçekçe görebileceğimi gördüm. Birkaç satırda seni okudum, seninle ilgili o kadar çok haber vardı. En değerli oyuncağını bulmuş küçük bir çocuk edası ile parlayan gözlerimden yanaklarımı süzülen birkaç damla mutluluk göz pınarım eşlik etmişti.



Yazdığın kitabında şiirlerin ve öykülerin vardı,bakışlarında haykırışların, sessiz çığlıklarında avazın çıktığı kadar bağırıyordun, yaşam sevincini yakalamış, umudunu yitirmeden esir olduğun hastalığı yenmiştin.



Uzakta olsan gelmiştin,sözcüklerine dokunmak, cümlelerinde heyecan duymak, varlığının sembolü oluyordu. Ve artık vardın, hissedebiliyor, hayallerimde süsleyip var ettiğim sevdamı yaşayabiliyordum, böylesine de olsa artık gitme karanlığına, süzülen ışığınla mutlu, yazdıklarınla umutluyum, gitme kal lütfen.

21 Ocak 2015 1-2 dakika 27 denemesi var.
Yorumlar