gönderilmemiş mektuplar III
güzel gözlerine.....aklımdan hiç çıkmayan gözlerine.......biraz sesine......biraz asiliğine.....hiç bir zaman tamamen benim olmayacak sana......bedenine belki ama ruhuna asla tamamen sahip olamayacagım....klişe bir laf ama cuk oturdu....: ))))))ne olur tamamen benim olsan.....çok mu şey istedim ki.......çok şey evet.....bir dünya....her insan bir dünya....sen de bir dünyaysan bana denizlerini verdin......çalkantılı denizlerini....fırtınalı.....ama gizli ormanlarını vadetmediğin halde istedim......sen azar azar kapılarını açtıkça daha fazla daha fazla......sınırın var değil mi.....bana sınırın olmasa.....en çok sınırlarını seviyorum.....sınırlarını gecmeyi......bazen heyecanlanıp tamamen açtıgındaysa ben durduruyorum......seni bu kadar tanımak, bu kadar bilmek istemiyorum......nedeni???? Nedeni yok anlatma....yavaş yavaş açıl....yavaş yavaş.....sevdiğin bir yemeği agır agır yer gibi......hani hiç beceremediğim agır, uzun sevişmeler gibi.....yavaş yavaş açıl..... :)))))
Çok değil az bi zaman önce yazılmıştı bu bana. İyi bir eş olabilecek biri tarafından (ama kesinlikle iyi bir anne olamayacağı belliydi). Sevmiştim onu yoğun yaşadık duyguları ama daha önce yazdığım gibi onun da istediği gibi ağır ağır yaşayamadık aşkı nedense. Güzeldi ama çabuk geldik sona. Eminim seninle böyle olmayacak sonsuza kadar sana teslim etmek istiyorum kendimi. Neden bilmem kaderimmişsin gibi geliyor bana nedense.
Sevdiceğim...
Tütün kokulum,
Memleket gözlüm...
Gözlerin ışıl, ışıl bilinmedik bir doğu köyünde, kurak çorak toprakların arasında birden çıkan göller gibi... Bakir, saf, tertemiz...
Ben gözlerin gözlerime degsin, gözlerin gözlerime dokunsun istiyorum.
Gözlerinde kaybolmak gözlerinin gözlerim olmasını istiyorum.
Neyse bu günüde nazım hikmetten bi sözle bitirelim..
?Yaşamak: ümitli bir iştir, sevgilim,
Yaşamak: seni sevmek gibi ciddi bir iştir...?