Gözyaşlarımızın Rengi Değişmez
-Crash ( Çarpışma) film üzerine eleştiri yazısı-
Crash yani Çarpışma ırkçılık üzerine izlenilebilecek en iyi filmlerden biri. Birbirlerinden bağımsız ve habersiz hayatların çok kısa bir zaman dilimi içerisinde nasıl karşılaştıkları ve çarpık ilişkilerin ya da yozlaşan politikaların insanları nasıl gördüğünü toplumların üzerlerine oynanan oyunların nasıl geliştiğini düşündüren bir eser.
Film sizi olanca güçlü sahneleriyle içine çekerken ister istemez A. Einstein' in sözü canlanıyor zihnimde; 'Aptallara göre insanlar; ırk, cinsiyet, milliyet, yaş, statü, renk, din ve dil başta olmak üzere 8'den fazla kategoriye ayrılırlar. Halbuki olay bu kadar komplike değildir. İnsanlar sadece 2'ye ayrılırlar: İyi insanlar ve kötü insanlar.' Film de tıpkı bu söz gibi, iyi insan ve kötü insan ikileminin renkleri ne olursa olsun, dilleri ya da inançları nasıl olursa olsun, aslında iyi ve kötünün belirlenmesinde etkili olmaması gerektiğini düşündürmeye çalışırken, Amerikan toplumunun içinde bulunduğu çarpık yapıyı ya da ön yargılarla dolu ırkçı zihniyeti tarafsız bir bakış açısıyla ortaya koymaya çalışıyor.
İçinde bulunduğumuz dünya düzeninde, insanların insan olmak bakımından değil de sahip oldukları özelliklerle yargılanıyor olmalarının verdiği acıyı ve buna itirazı Çarpışma adeta bir tokat gibi ortaya koyuyor. Her ne kadar film Amerika'da yaşayan farklı hayatları konu alıyorsa da değişen dünya düzeni, kapitalist anlayış ve küreselleşmenin de etkisiyle izlediğimiz sahneler sadece Amerika' nın değil aslında çok uluslu devlet yapısına sahip onlarca ülkenin içine sürüklendiği veya sürüklenmeye çalıştığının bir göstergesi. Bugün baktığımızda aynı oyunların Türkiye için de oynanmaya çalışıldığını, ırkçı ve ötekileştirmeye dayanan bir zihniyetin verilmeye ve yüzyıllardır kardeşleşmiş bir şekilde yaşanılan topraklarda ayrımcılığın geliştirilmeye çalışıldığını görüyoruz. Tıpkı Crash' de işlenilen siyahiler kötüdür yargısının yayılmış oluşuna rağmen bir beyazın da katil olabileceği fikrini anlamaya çalışırken sadece aptallar için renk, dil ve din ayrımının yapılabilir olacağını kabul etmek gerekir. Zira düşünebilen her zihin, özgür iradelerle seçim yapılmış olanın değerli olabileceğini idrak edebilecek ve seçilmemiş yani belirlenmiş olan renk, dil ve din gibi özelliklerinse insan olmak bakımından değersiz olduğunu anlayabilecektir.
Dünya toplumlarının sistem ve karakterlerine bir tokat gibi inen ve insanların ancak fikir ve eylemleriyle değerlerini oluşturmalarının gerekliliğini anlatmaya çalışan çarpışma için herhalde söylenebilecek en güzel şey, ya da anlaşılabilecek en önemli önerme; tıpkı bir Afrika atasözünde geçtiği gibi; 'tenlerimizin ve gözlerimizin renkleri ne kadar farklı olursa olsun, gözyaşlarımızın rengi hep aynıdır.'
İnsanlık bir gün gerçekten önemli olanın özgür irademizle seçebildiklerimiz olduğunu anlayacak fakat o gün insanlık çoktan bitmiş olacak...
Akdeniz Felsefe
Sinema üzerine denemeleriniz gerçekten kayda değer Sıla hanım öncelikle kutlarım bu konuda epey bilgi birikiminiz var belli. Filimi özet olarak anlatımınız da güzel. Bu filimler tabi ki internettede var oradan da izlenebiliyor, ama en güzeli herhalde sinema da seyretmek, ki hiç bir gösterim sinemanın verdiği zevkide vermez kanımca. Crash adlı bir filimin tanıtımı bu sayfalarda yapılıyorsa ve Sıla hanım tarafından daha önce eleştirel bir gözle izlenmişse mutlaka güzeldir. Afrika atasözüne ise bayıldım ve daha önce yazdığım adı da atasözüne benzeyen şiirimin bir kısmını izninizle altta sunuyorum...👍
23.12 2009
Gözyaşının Rengi Yoktur
Ahmet Zeytinci
Gözyaşının rengi yoktur; Nerede akarsa aksın, İster Filistin'de,ister Çeçenistan'da,ister Irak'ta, İsterse arkandan yüzbinler baksın. Acının miladı Habil'le başlar, Artık yerine otursun taşlar, İnsanların yürekleride,ülkeleri kadar büyük...
Gözyaşının rengi yoktur; O nu akıtan mazlumlar olsa da, Islattığı yerlere acılar dolsada, Bazen ellerinle,bazen mendille silersin; Bazen de yüreğinle...
Güzel bir deneme dolu dolu tebrikler içtenlikle...
👧 üstadım değerli yorumlarınızla beni onurlandırıyorsunuz çok içten teşekkürlerimi ve saygılarımı gönderiyorum...