Gurbetçi Çocuklarımız Ve Türkçe
İnsan gözlemcisi olduğumdan (ben kendimi öyle sanıyorum), toplu taşıma araçları ile yolculuk yapmayı tercih etmişimdir. Viyana şehrinin Toplu taşıma konusunda sunduğu imkanlardan dolayı
talihli olduğumu kabul ederim.
Bir metro yolculuğundayım ve iki genç giriyor bulunduğum vagona. Anadolu'nun genler üzerinde tecellisinin simalara verdiği izlerden tanıyorum onları. Viyana topraklarında doğan, asla Viyana'lı olmayan, suretlerine Anadolu ışığının mührü vurulmuş bizim evlatlarımız, bizim çocuklarımız.
- " Komm* hier** laann, burası frei***" diye sesleniyor tombulca olan diğerine.
Yarı Türkçe, yarı almanca, birazcıkta argo, o nasıl konuşma ifadesiyle baktım gözlerinin içine. Bakmaz olsaydım keşke. Para kazanıp mal, mülk, yat, kat almak isteyen sizler, mahrum bıraktınız bizleri anadilimizden diye cevap veriyordu ayıplayarak baktığım gözler.
Gözlerin savaşında beyaz bayrağı sallayan ben olmuştum. Akıllardan geçeni ifade edecek kelime malzemesi olmayanın etkili silahıdır gözler. Tabi karşısındaki okumasını biliyorsa.
Hangi takımı tuttuklarını sorsanız alacağınız cevaplar kesin Türk takımları olacaktır. Türk milli takımı Avusturya arasında oynanan milli maçlarda, stadyumu ayyıldızlarla çiçek bahçesine çeviren kim biliyor musunuz ?
Toprağında doğmadığı Anadolu'yu, genlerinde taşıyan gurbetçi çocuklarımızdır elbette. Belki maç sonunda Anadolu sevgisini ve özlemini hazmedemeyen, insan hakları sahtekarı ülkenin polisinden dayak bile yiyecektir.
Mehmetçik niye o sarp karlı dağlarda nöbet tutar bilirmisiniz ?
Vatan kutsaldır, bölünmesin, parçalanmasın, başka ülkeler girmesin, kutsal olan topraklarımızı kirletmesin diye bekler Mehmetçik.
Evlatlarımızı birer vatan olarak düşünelim. Anadilleri Türkçeyi ne kadar iyi öğrenmişlerse, o kadar iyi mehmetçik olduğumuzu kabul edelim.
Vatan namustur. Bir asker vatanına girecek düşmanlara karşı savaşmaz, cepheden kaçarsa "vatan haini" damgası yemeye hak edermi, etmez mi ?
Evlat vatanının Mehmetçik'leri anne ve babalar. Vatanınızı iyi koruyun dileklerimle.
*komm : gel
**hier : buraya
*** frei : boş, serbest