Hayat boyu!
Ömür...Biteceği malum..ama ne olacağı ne malum!Elbet bitecek..Bir ölüm vardır..Herşeyden nasibini almışsındır,hevesini yutmuşsundur.
Ve bir ölüm daha vardır.Herşeyin başındayken,ortasını göremeden,sonunu bilemeden hayatın,tam hayata ucundan değil de
boynundan sarılmışken ölmek vardır.İkisi de aynı şeydir..Fakat düşünün..Biri hayatı ucundan tutar,Biri boynundan...Hangisinin
vedası zordur..Sözlerimde isyan ın 'i'sini bile andırmak istemem.Ölüm insanlar için..Bu dünyadaki herşey insanlar için...
Peki insanlar ne için...Çeşitli ayakkabılarla,boyalarla kesinlikle kendimizi boyarız,hayatı ya da gerçekleri değil..Sizce ölümlerden hangisi
güzeldir...Yaşı 70 e diretip arkanda kendi kurduğun aileni bırakmak mı,Yoksa 30 olmadan arkanda mensubu olduğun aileni bırakmak mı?
Bence ikisi de önemsizdir.Geride kalanın Öte gidene faidesi sıfırdır..İşe samimiyyetle baktığımızda fakirinde zengininde kefeninin
kumaşı bir,toprağının tozu,aşı bir..Ölmeden önce üzmeyle,ölerek üzmek sizce aynı şey midir? Kimedir veya en zor veda...
Sevgiliye..anneye..babaya..Veya kimin için zordur senin vedan?Aynada baktığın yüzüne tabutun gölgesi düştüğünde,içi gülen gözlerinin
feri düştüğünde,ve son olarak sorgu melekleri yanına üşüştüğünde;Artık bu soruların hiç bir önemi kalmayacak sende...
Ve insan şundan emin olmalıdır ki,insan yaşadığı müddetçe nasıl yaşarsa,öyle bilinir,öyle anılır..Ve yalan dünyanın gerçeklerini kendine
edindiğinde,ne ölüm ne de hayat insanın elinden zafer bayrağını alamaz!