Haykırışlarım

Meczup kalmış küçücük yüreğim sahipsiz aşk diyarlarında.Büyülenmiş adeta sınırlar ötesi uzaklıklarda.Kimse duymasın sesimi,kimse görmesin beni,çekmesin içine nefesimi istiyorum bazen.Ama bazenler keşkeye dönüşüyor hep.Dönüşü olmayan tüm karanlık yollar sende kesişiyor.Sende can bulurken acı ve ayrılık yüreğim sızlıyor,kanıyor.Düşlerimde sonsuz bir çığlık var bu gece duyuyor musun ? Sahipsiz bakışlarım haykırıyor adını duvarlara.Sebepsizce ağlıyorum tüm gece.Yakıyor yüreğimi içten içe aşk denen o tek "hece".Sırat köprüsünden geçmekten daha zor olmalı aşkın imtihanını vermek.Kıldan ince kılıçtan keskin acılara meydan okuyabilmek.Keskin nişancı gibi tüm özlemler.Nasıl da vuruyorlar yüreğimi ? Sahi, nerede bu mutluluk denen şey ? Gelmesi gerekmez miydi artık ? Geç kaldı.Pranga vurdum yüreğimin geçitlerine.Gelse de gelmese de fark etmez bundan böyle.

Mahcubum yokluğuna ayak bağı olduğum için.Ama dedim ya mecburum seni sevmeye.Gözlerinin gülüşünü seyretmektir tek hobim.Mahrum bırakma beni.Tek hazinem sensin.Çekme üzerimden gölgeni.Güneş seninle doğuyor yine seninle batıyor.Sana açılan her kapı güzellik dolu, neşe dolu,umut dolu.Kar beyazı güzelliğin tek dermanım yaralı gönlüme.Siyah saçına düşmesin ak.Kalbine girmesin hiçbir zaman dert ve keder.Ben çekmeye razıyım dünyanın tüm sıkıntılarını.Aç,tok,yoksul,zengin herkesin çilesini çekebilirim.Yeter ki uğramasın senin sokağına mutsuzluk.Geçmesin yamacından ruhumu kemiren umutsuzluk....

"Sana seni sormak istemiyorum artık.Çık gel ne olursun.Gel de daha fazla zorlama yüreğimi.Daha fazla sordurma içinde senin ruhunu taşımayan o bedene seni"...

20 Nisan 2014 1-2 dakika 24 denemesi var.
Yorumlar