Hoşçakal
Bu son merhaba. Kulağımda sesler, gözlerimde sevdiğim yüzler, neyi beklediğimi bilmeden duruyorum öylece. İçimde kopan fırtınalara, içime yağan yağmurlara rağmen devam ediyorum hayata. Bir şeylerden vazgeçmek kolay değildir. Ve sen bana vazgeçtim dedin.
Çok merak ediyorum, ne kadar kolay oldu? Sana yakışan gitme biçimi miydi bu? Şiir gibi geldin, öyle gitmeni beklerdim! Son sözlerinden biri "fikirlerini önemsemiyorum" ne yazık! Kendinden vazgeçmişsin. Gözlerimde, ruhumu sürükledim uçurumlar... Aklımda binlerce vazgeçişler, pişmanlıklar, aldatışlar, aldanışlar...
Hep bir hayal gibi kaldın bende. Emin olamıyorum, gelişin, o da hayal miydi yoksa? İnandığım, benim sandığım sen, gidiyorsun, gidişin gerçek biliyorum.
Dönmek yok! Sesini duymak, duyunca heyecanlanmak, söylediklerine çekinmeden kahkahalar atmak yok !
Yeni hayallerin var, kurarken gülümsediğin, yeni resimlerin olacak, bakarken gülümseyeceğin.
Benim için -istediğin gibi- "bir zamanlar" diyeceksin. Biri var, yanında, yakınında... Onunla beni farklı kılmış. Neyse, ne gerek var, teşekkürler her şey için, Hoş kal, hoş çakal!