Hoşçakal
canım yandığında canım diyerek kendini yakan,yüzüm biraz buruştuğunda beni neşelendirmek için elinden geleni yapan.belki benim hiç vefakar olamadığım ama bana vefada kusur etmeyen,asla yalnız bırakmayan...
bıraksam aşkı tutacaktın avuçlarında ve benim taş kalbime de sokacaktın az kala.kendimi zor kurtardım senin sıcak hislerinden.az kala insan olacaktım sayende.
olgunluğunla tüm nazımı çekip ne dersem olsun demene bile kanmadım işte.yine taş dolu kalbim,çakıl çukul değil kaya parçası var içimde benim,ruhsuzun teki zalimim ben!
öldürdüm seni biliyorum,ellerim kanlı gözlerim dönmüş çıldırmışım,çılgınlığıma gölge düşürecek bir akla tahammülüm yok benim,böyle olmak istiyorum.sevmedim sevmiyorum sevmeyeceğim.çünkü seversem acı çekeceğim,alt olacak hislerim.çocukluk yapamayacağım,sevildiğimi hissedemeyeceğim.
geceleri uyuyamayacağım,her yokluğunda panikten ölüyorum sanacağım,bir yere gidip geciksen eyvahlar çekeceğim kendi kendime,vah tüh derken öleceğim.işte bu yüzden kaçıyorum senden.sevmekten...
yoksa,o 'sen' idin aslında benimle olması gereken.
sadece bu yüzden sana elveda dedim ben.
hoşçakal.