İçimdeki Ses 1
Babam anlatıyor:
Kuşlar ne güzel cıvıldıyor, kedilere bak ne minik...
Saksağan sanki az önce annemin sabununu peynir sanıp alıp kaçtı. Yokuş aşağı yuvarlanan elma yanıma kadar benim yaslandığım ağacın yanına geldi. Bu kırmızı yuvarlak bir elma, elbet biber ve domates gibi, patlıcan gibi değil, farklı bir rengi, şekli ve tadı var.
Aynı topraktan farklı meyveler oluşması ne kadar ilginç... Değil mi Haliş?
***
İşte akşam oldu. Gökyüzünde beliren ay bizlere gülümsüyor. Pencereden değil, güftekarın dediği gibi Gönül penceresinden gördüğüm, Ay ı çok merak ediyorum. Babamın anlattığına göre layka adlı bir köpek uzaya gönderilmiş ve daha pek çok kişi ve hayvanlar da dahil uzay yolculuğu yapmışlar. Ama ben küçüğüm... O kadar yolu nasıl giderim? Hem annem babam merak etmez mi? babama soruyorum: Babacığım Ay dünyamıza gelse,bir şekilde çeksek bu dünyaya onda yaşamak mümkün olur muydu?
Babam gülüyordu bu sözüme ve:
Çocuğum, yer çekimi var ya o yüzden dünyamıza düşer... Bu sebeple olmaz.
Birden kafamda yeni çiçekler açtı... Aya gidemeyecektim ama hiç değilse bunu da öğrenmiş oldum.
Büyüsem yine de astronot olmak istemem. Neme lazım?
Şu güneş her gün akşam üstü pencereden babamın yattığı yeri aydınlatıyor ve babamın yüzüne düşüyor. Birden bana dönen babam hihihi tarzında ama burada harflerle ifade edemeyeceğim bir gülüş ile
Güneşin güzelliğini övüyor. Ben de hayranlıkla izliyorum durumu. Vallahi diyeceksiniz ki ne güzel, iş yazdırtan da... Babamın müzikal ve duyarlı yüreği her zaman yankılanıyor... Ve devam edecek tabii ki bu yankıları... Bu yankılar sanırım ömrüm boyunca sürecek... Canım babam.
(Babamı anlatırken ,babam anlatıyor içimdesin yüreğimde canım babam…)
20.05.2021
Tebrik ederim Halide Hanım. Güzel geçsin gününüz. 🎀
Kıymetli bir yazıydı. Kutlarım kaleminizi, sevgiyle.