İkinci Bölüm
Nadir bir acayip adam,sağcımı,solcumu biliNmez,yakın arkadaşalarına göre, ortayolcu bir adam.Reklamcılık,mobilyacılık,kasaplık,şöförlük yok yok Nadirde.Anatılanlara göre, sahil kasabaların birinde ,ortaokulu bitirdikten sonra başlamış onun hayat macerası.
Siyasi çatışmaların yaşandığı günlerde, Konseyin darbesiyle değişmiş hayatı.Körün kahvesinde, günlük kumarını oynarken ,olmuş siyasi.Ya diye başlayan cümleleriyle ünülüdür Nadir.
--Ya kardeşim kahvedeyiz ,oyun almış başını gidiyor ben ne anlarım Dev-Yoldan ,içeri girdi bir adam, selam verdi sobanın başına çöreklendi,Kafamı kaldırdım gözgöze geldik,bu bakışları sevmem ben, kesin kaybedecem diye düşünürken,adam garsonu körü çağırdı kulağımız konuştuklarında,
---Adam bak gardaş birazdan kahveyi polis basacak,silahı olanlar varsa dışarı çıksın diyince ben uyandım,yavaşca kalktım kardeşim silah var belimde napayım yani,kahvenin kapısından adım atar atmaz üzerime çöktü polisler anında koydular beni arabaya.Görmediğim işkence kalmadı,Dev-Yol yöneticisi olarak başladım cezaevlerini gezmeye, yoldaşlığı orada öğrendim ,tüm siyasi eğitimimi yaşayarak aldım.
Bahcecik cezaevinde Nadir yaşadığı bir olayı arkadaşlarına anlatıyor ,masada rakının sonu gelmek üzere,koğuşlarla tanışıyoruz tabi gardiyanlardan gizli yapıyoruz bunu.Kardeşim bir adam var konuşmaz ,yemek yemez tip biri,gıcık oldum ee artık siyasileştim bende.
Adam sürekli Hizipciler der başka birşey demez.Yanımda ki arkadaşa dedim
- kardeş bu adam kimdir,dedi Artvinli kendisi Hizpcidir
Sustum ,iki yılboyunca bu adamın Hizip örgütünü çözmeye çalıştım durdum,kimseyede soramıyorsun.He işte böye benim hayatım.Cezaevlerinden afla çıktım ,dışarıda kahraman olmuşum.
Adıma türküler yakılmış ne olduğunu anlamadım, soluğu Ankara da aldım.Beyefendiyle ömrümüz geçip gidiyor. Ankara adın kara dercesine basıyor gaza ,eskortler arkasında büyük binanın arka kapısından kıvrılıyor araç.Hızlı adımlarla koridorda ilerlerken dikkatini çekiyor,tüm çalışanların suratları asık,birşe oldu ama ne?
Hey yavrun hey tırcımısın derdin var.
-Potur diyor canko nasıl aldın gardaş yengeyi anlatta dinlesin dağcı gardaş.
-Aldık almasına ama verdik dünya başlık parasını.Kayınpeder dedi fiyatı budur.Lan gardaş malmı satıyo bunlar.Sevdik birkere çalış Potur çalış.Taksidle ödedim kadınımın parasını,en son mozotu verdim kayınpedere, dedim al bunu bende başka bi bok yok.
---Düğün günü geldi gardaş ,kuyumcu dükkanı olsa yetmez.Ellimilyar harcadım benim hatuna.Evlendik çoluk çocuk karıştı birbirine ,hanımla birgün kavga ettik,ben babama geri gidecem diyince hazırlan hadi gidiyoruz ,aldım bıraktım babasına,aileler girdi birbirlerine ,neyse şıh devreye girdide barıştık,şimdi anladı hanım değerimi yine kahkaya boğdu kamyon yerleşkemizi Potur.
Yol bitmek üzere...