İnsan

çözülmeyi bekleyen ne çok soru vardı oysa önünde...okulda öğretmeni şimdi de patronu bir sürü görev yüklemişti, üzerine...hepsi de aksatılmadan çözülmeyi bekliyordu...bunca işin içinde insan denen muammayı çözmek de neydi?...

her gün binlerce garip insanla karşılaşıyordu işe giderken ve işten gelirken...bir sürü de ilginç hadiseye şahit oluyordu, hiç zorlanmadan..ama hayat telaşı diyor, teğet geçiyordu çoğu kez gördüklerini..gözleriyle süzdüğü garip manzaralar, kalbine dokunmaz olmuştu bu yüzden...
şehrin sadece kaldırımları değil, kalpleri de taş bağlamıştı adeta insandan bozma...

her şeyi harcarken böyle hızlı, yoksa kalbini de mi harcamıştı insanlık?...tüketim aşkı olmuştu belki bu yüzden yeni aşkların adı...her insan bir alem sözü, şarkılarda mırıldanır olmuştu bu kentte..ve alem karmaşaya gömülmüştü, bunca yıldır çözülmeyi beklerken...

12 Ekim 2010 30-60sn 248 denemesi var.
Yorumlar