İstanbul'da
7. 7. 2003.
İSTANBUL'DA
1-
Kış yok kıyamet yok ortalıkta
Yaz desen ha geldi ha gelecek
Her şey var! Hiçbir şey yok aslında
....................................İstanbul'da
Her şeyde hasretlik
.........Her şeyde hasretlik İstanbul
Buz kalıplarıyla gelen balıklar
İstanbul'da kızgın yağda yüzer
Bir sandalın içinde
................Eminönü'nde
Adres sorar birileri birbirine
.......... Genelde hastane adresleri
Olta yutmuş balık gibi şaşkın olur
............................Bu tip insanlar
Genç kadın;
İnmekte zorluk çekiyor
Aşınmış merdivenleri
Kafası damdazlak
...........Fizyo terapiden çıkmış
Yanı başında hayatından bıkmış bir erkek
Tabureye oturttu kadını
Bir balık aldı kendine
Bir balık aldı kanserli kadınına
Balık ayranlar içinde yüzerken ağzının
......................Diline kılçık attı kadının
2-
Bir başka yönden, başka basamaklardan aşağı
Hayatından bezmiş bir kadının kollarında
Yeni yürüyen bebek gibi
Yürümeye çalışıyordu genç adam eli değnekli
Boynunda korse, elinde kocaman bir torba
Torbada boynunun 10 yıllık ameliyat filmleri
Bir balıkta adamın canı çekti
Bir balıkta kadının
Durumuna göre cebinin
İki kişiye bir balık aldı
Balık yarım oldu öldü
.....................Tadı dişlerinin dibinde kaldı
3-
Balıklar daha canlı daha da temiz dururlar
Vitrinlerinde meyhanelerin
Yanında bir demet yeşil maydanoz
Tabaklarda yüzerek varırlar İçki masalarına
...........Marmara öldürüldükten bu yana
.............Balıkların da tadı yok İstanbul'da
İstanbul'da av yok avcı yok ortalıkta
Vuran çok... vurulan daha da çok
Kışı yok yazı yok
.........................Vurulan daha da çok
4-
Bunlar son türleri belki de
Ala ala yelek giydirilmiş gibi
Ayakları kanda yürümüş gibi
Gagası kan kırmızı
Başı aşağı dururlar dükkanlarda
............................Keklikler şimdi
5-
Tavşan dağa küsmüş
İstanbul; Ne Fatih Sultana
......................Ne hiç kimseye
İstanbul kendi kendine küsmüş
Taze karın üstünde
Kaç saat, kaç dakika kalır ayak izleri
Kar dedim de!
Kar mı var ki şimdi
İzler takip edildiğinde
İt izi kurt izine karışmış
........................Zaten İstanbul'da
6-
Tilkiler hep var
Bir karında kırk tilki dolaşan tilkiler
Tavukların kümesine aç girip girip
Tavuk kümesinden smokinli kaçan tilkiler
Şimdi kürkçü dükkanlarında sıralı
İçleri de bir yaralı bir yaralı
Üstatlarının önünde
Kurnazlıkları yüz aşağı
Yağlı müşterilerine kavuşmak isterler
..............Baş aşağı baş aşağı İstanbul'da
7-
Erzurum'dan, Kars'tan, Van'dan
Kamyon kamyon vagon vagon tıkış tıkış
Gelen dana tosun
Sağ salim
...........İstanbul'a ayak bastılar hamdolsun
Tıkındığı çadırlarda ağırlandı
Yani, yeni sahibi olacak o papaz
................Kendisinden sevap alacaktı
Müşterilerin kulak tutmalarından
Ağzını ayırı ayırı dişine yaşına bakmalarından
.....................................Bıktı boğa
İpini kopardı boğa
Allah yarattı demedi
Eli değneklilere daldı boğa
Eli bıçaklılar peşinden koştu
Eli satırlılar çembere aldı
Eli kanlı bıçaklıları gördü azdı boğa
Yolunu kesen kamyonları da geçti
..........................Kuduran boğa
Bir bölük keskin nişancı mevzilendi
Boğa sanki azılı bir teröristti
Etrafı heyecanla bakan öküzlerle çevriliydi
Üzerine üzerine jarjörler boşalttılar
Kırk göze kırk kan pınarı açtılar bedenine
....................Daha o da yetmedi dur hele
Kafayı gövdesinden ayırdılar
Postunun kavgasını ettiler
Türk hava kurumu ve dinciler
Bıçaklar bilenerek sırım sırım dilinerek
Her köşe başında ateşlere konuldular
Yine Erzurumlusuna, Karslısına, Vanlısına
Yarım ekmek arası döner döner sunuldular
Cebimize dokunan
................. Azgın boğamıydı İstanbul'da
8-
Hangi birini sayayım
Ne yoktur ki İstanbul'da
Nane kekik, kayısı vişne suları raflarda
Sokaklarda çeşmeler şatafatlı
Açarsın suyu akmaz, kornaları yalancı
Suyu sorarsan poşetlenmişler şaşal şaşal
....................................Şaşırmadan al
Reklamlarına bakarsan
İçinde Anadolu var
Nereden bileceksin içinde artezyen mi var
Sanki bu millet
.........Her şeye susamış davar İstanbul'da
9-
İstanbul'da daha çok
Kuzular kurban ediliyor
Rakı şişelerine kanları kızıl şarap gibi
Yayladan yeni gelmiş kar gibi beyaz tenleri
Atılıyorlar yeşillenen dolarlı ellerin altına
Arap dölü, Alman dazlağı, Amerikan piçi
.................Gayrı her ne çıktıysa bahtına
Kızlar reçete reçete
Yazılmış haplar gibi yutuluyor
Bar köşelerinde, her köşede
Otobüs otobüs terminallerden
Köreltilmiş umutlarıyla akıyor Anadolu
.................................İstanbul'a
10-
Yürüyorsun gidiyorsun
Her adımını bir bilinmeze atıyorsun
Kaç kişi atladı boğaz köprüsünden
Kaç kişi kendini asmış avizenin ışığına
Kaç kişi kendi bacısını kesmişte
Namusunu temizlemiş bir güzel
Şu intiharlar bir anlamda iyi
Hiç olmazsa o her kişinin kendi seçimi
Ya vurulup düşmek maganda kurşunuyla
.........Balkonda ekmeğinin aşının üstüne
Ya satanistlerin eline düşüp
.............İşleri bitince şeytana kurban edilmek
11-
Ya vurulmak şahin bulutların kanatlarında
Dans ederek uçup giderken yıldıza yıldız
Alayı yıldız alayı şahin alayı düğüncü
Gece bir yarısı, gerdek gecesi
Kayıpta düşmek gelinin ellerinden
Kurşunlanması sevginin aşkın
En görkemli düğünün kana bulanması
Bütün hayatların darmaduman kılınması
Bir hiç yüzünden kana bulanması
Kana bulanması İstanbul'da
.........................İstanbul'un