İyi İnsanların Çilesi
Bütün insanları karşıdan seviyorum. Birisiyle biraz samimi olunca her zaman sorun yaşadım.
Daha gençken, arkadaşlarımın çocuklarından çok bıkmıştım. Çocuklarını bana bırakmak isterlerdi. Bir- iki sefer kırmaz bakardım ama çok hoşlarına giderdi. Sonra sürekli getirmek isterlerdi. Bakmak istemeyince de, yaptığın bütün iyilikler unutuluyor, adın "Bakmadı" oluyordu. Yani biraz samimi olduğum kişi, hemen iyi niyetimi istismar etmiştir. "Tavsiye Ediyorum" isimli kitabımda, hep bu tür olayları anlatmıştım.
Şimdilerde oturduğum mahalledeki insanların hepsi çok yaşlı. Hiç birisiyle çok görüşmüyorum. Mahalleye ilk geldiğim yıllar, elimi versem kolumu kapıyorlardı. "Kızım şu işimi yapıver, kızım, suyumu alıver, kızım, faturamı ödeyiver"
Yaşlı insanlara yardım etmek sevaptır ama öyle çoklar ki. Sonra birine yardım ediyorsun, diğeri de istiyor. Birine yardım ediyorsun, öbürü de özeniyor. Yardım etmesem küsüyorlar, kapris yapıyorlar, ağlıyorlar.
Velhasıl, iyi niyetli bir insansanız eğer, insanlardan uzak durmak gerekli. Kimseyi de memnun edemiyorsun. Yap yap...bir defa yapma, yapmadı oluyorsun.
Yıllar sonra, minnet duymaya başlıyorlar da, bunun için yılların geçmesi gerekiyor.
Allah iyi niyetli, temiz kalpli kullarının yanında oluyor ama Allah'ın da çok işi var. Dünyada acı çeken, aç, hasta... bir sürü insan var. Allah olmak da zor iş.
Ben her zaman, "Allah'ım bizlere yardım eden insanlara, sende, başka işlerinde yardım et." diyerek dua ediyorum.
Umarım sesimi duyuyordur.
Bana yardım edenlere her zaman minnet duymuş ve onlar için dua etmişimdir.
Yaşadığım sürece edeceğim.
Ama insanlara çok yaklaşmak, hala kimseyle çok samimi olmak istemiyorum. Ben bütün insanları çok seviyorum ama uzaktan seviyorum. Gerçekten çok canım yandı! Şimdilerde anca ailemle ilgilenebiliyorum. Kimseye zaman ayıramıyorum artık.
Sevgiyle kalın