Kayıp Zamanın İzinde
Geç kalmış günlerin anlamlarını sevmiyorum, gününde olduğu zamanda bir anlamı olmasada. Anlamı olmayan günleri prosedür olarak kutlamayıda sevmiyorum. İfadesiz tebrikler, yanlışlıklar ve anlaşılmazlıklar. Ama her zaman böyle değildi bu durum. Herşeyin bir anlamı vardı ve bu anlamlardada başka biri. Çalan şarkılarda, olağan durumda, çiçekte, yaprakta, karda, yağmurda .... Bir zamanlar doğduğum gündü her yeni gün, her sabah yeni gözlerimi açıyormuş gibi dünyaya yağan karda ve çalan şarkıda bir sebebi bulunuyordu... Atlanmış ufak tefek detaylarıda vardı ama önemi yoktu.
Biliyordum,
Unutulmuş detaylar değillerdi çünkü.
Kar yağışı kadar sahiplenmediğimdendi önemsizliği.
Etrafda çok görülmeyen şeylerdi sadece.
Tanınmayan yaşayan tarafından, ama tadılacak olan şeyler.
Bugün kar yağıyor yine, iki gün gecikmeli ve geç kalmış günlerin anlamlarını sevmiyorum. Günündede yağsa bir anlamı olmamasına rağmen artık. Ama bir zamanlar böyle değildi. Unutulmuş olamaz!
Yaşanan hava mualefetininde suçsuzluğunu ispat ediyorum. Tüm suç onu sahiplenen o günde. Keşke o günüde biri sahiplense, keşke sahiplensen, hayat bitse ve bu kezde ölüm kadar sevsem. Atladığım detaylarıyla!
sahibine,