kediciklerin aşk sezonu başladı

Son üç dört gündür sabahın beşinde derin ve epiydir duymayı özlediğim o sesler yine uykumu bölmeye başladı. Senfonik olmasa bile yinede merakla bekliyorum ne zaman kavga çıkacağını. Şükür etmiyor da değilim hani.

Bilindiği üzere mart ayı dert ayı, kapıdan baktırır, kazma kürek yaktırır. Ama kedi kardeşlerimin öyle bir derdi olmadığı için şubat ayından başlıyorlar ısınma turlarına. Am küresel ısınmayla birlikte bu aşk mevsimi de değişecek gibi geliyor.

Dişi kıymete bindiğinden bir köşeye siner ya da bir şeyin altın girer erkek hemcinsim çıkmasını bekler. Sürekl boğuk bir inleme sesi gelir anne adayından belki de korunmak istiyor her sene hamile kalmaktan bıkmıştır. Evli olsanız bile eşiniz ancak kendi istediği kadar çocuk doğurur.

Mamafih durum onlar için biraz farklı. Artık azalan av alanları ve betonlaşmayla birlikte yalnızca çöp kutularından medet umar oldular. Kurban bayramları bile manasını yitir gari büyük şehirlerde. Şimdi zaten kendi karnını zor doyuruyor bir de o sorumluluğu almak fevkaledenin fevkinde bir hareket olur.

Köpekciklerde aynı sorunu yaşıyor. Onlara da bir çözüm bulunmalı. Belediyeler bu köpek kardeşlere barınaklar yapsa kedicikler rahat rahat gezebilir uyuyabilir hatta şakalaşabilirler. Amma bu ihtimal olmadığı için malesef pek çok kediciği boğazlamaktan alı koyamıyoruz.

Bu vahşet bir an önce bitsin Afrikamı burası yahu. Dünya a yaşanan bütün erkek ölümlerin ve öldürmelerin bitmesi dileğiyle. Şu kedi kardeşler aşk yaparlarken nolur gurp halinde ses çıkartmayın balkona çıktığımda millet beni farklı anlayacak diye çekiniyorum size sert bir şekilde pissi demekten vallahi ben bıktım. Gına geldi artık. .Ama yavruları görünce bütün o uykusuzluk unutuluveriyor.