Kendimi Hıyar Gibi Hissediyorum
“Böyle cacığa rakı mı dayanır” devamını yazımın sonunda sizlerle paylaşacağım.
Gelelim konumuza, ülkenin durumuna gerçekten üzülüyor ve kurdeşen döküyorum. Nereye el atsan parçalanıp geliyor, bize bir Rambo lazım ama maalesef gerçek hayatlar sinema perdelerine benzemiyor!
Pandomi, mandomi, santomi, ilatomi, firigomi!
Her zaman dedim ki, kendi kendime, kanserli hücreyi kesip atmadıkça, kurtulma şansın yoktur. Kes gitsin, kol mu kaybedilecek, bırak kaybedilsin en azından diğer kol vardır!
Yetinmesini bilen bir toplumuz. Şikâyetçi bir tarafımız vardır ama bir yanımız da yetinmeye yatkındır. Yani bir Yunan’lı, bir Amerikalı, Bir Arjantinli gibi değiliz! Olmadık, olamayız da, içimizde bir vicdan taşırız, her türlü haksızlığa maruz kalsak da yine de bir taraftan hak vermeye çalışırız karşı tarafa!
Biraz sıkıntılı bir durum ama kendi adıma öyleyim, iyi bir toplum gözlemcisi olduğuma da inanırım.
Sonuç olarak yok baskın yapar gibi sokağa çıkma yasakları, yok hafta sonları, yok Cuma, Cumartesi, Pazar derken, virüs sakız gibi yapıştı ayağımızın tabanına, şimdi kurtul kurtulabilirsen!
Yahu arkadaş, daha birkaç vaka varken okulları kapattık, eyvallah, gerçekten arkasında durabileceğim bir karardı, sonuna kadar da bu konuyu savunurum!
Peki, bölük börçük kısıtlamalarla nereye varacağımıza inanıyorduk? Haydi, ülkem insanı vurdum duymaz, corona morona tınlamaz! Bir şekilde içeride çarklar döner ticari hayat devam eder gider. Önümüz şu an yaz ve ülkenin kendi ekonomik çarkının kaldıramayacağı bazı yükler var, turizme hizmet eden oteller, moteller, pansiyonlar, beach clublar, var da var!
Ülkenin belki %15’lik kısmı sadece turizm odaklı işlerden geçimini sağlamaktadır, yani, bu adamlar yazın çalışır kazanır, kış aylarında akşama kadar yatarlar. Tembellikten değil, adamların kışın işleri yok ama yaz aylarında da kazanmaları şarttır! En büyük işletmesinden, en küçük işletmesine, genel müdüründen, komisine durum böyledir!
Ha ben kâhin miyim? Değilim ama bunu bilmek ve anlayabilmek için üstün bir zekâya ihtiyaç yok, düşünmek yeterli!
Bu madalyonun bir yüzü, diğer tarafı içler acısı, siz şimdi bu Avrupa’ya, Rusya’ya pandomi bitti mesajını kürsülerden konuşarak veremezsiniz çünkü adamlar verilerle konuşur, verilere göre vatandaşlarını yönlendirir!
Türkiye’nin güvenilir olduğunu nasıl kanıtlayacaksınız bunlara, zaten ülkeye karşı sürekli önyargı içindeler ağzımızla kuş tutsak yaranamayız, ne olacak şimdi?
Söyleyeyim, önümüzdeki kış toplu olarak kendimizi sığdırabileceğimiz bir foseptik çukuru bulmamız gerekecek, umarım ben yanılırım!
Zaten yok Libya’dır, yok Suriyedir, yok bilmem nedir diyerek, yılandan kaçar gibi uzak durdukları ülkemize hiçbir şekilde ekonomik katkı sağlamaz bunlar!
Velhasıl dostlar bu günlerde kendimi gerçekten de “Hıyar gibi hissediyorum” sevgili Barış Manço’ya da rahmetler diliyorum!
Dinlemek isteyene linki;
https://www.youtube.com/watch?v=u7BBx4osZ-k
Pandemi sonrası 3 aydır İstanbul'dan uzak yaşıyorum, biraz kafam rahat. Denemenin başlığını gördükten sonra benim de Barış Manço'nun şarkısı gelmişti aklıma ve "Kendimi hıyar gibi hissediyorum" vurgusu kulaklarımda çınladı istemsizce :) Allah rahmet eylesin sevgili Barış Manço.
haklısınız..bugünlerde sadece bu moddayız...tebrikler