Kirpik Arası
'DÜNE AİT NE VARSA DÜNDE KALDI CANCAĞIZIM
ARTIK YENİ ŞEYLER SÖYLEMEK LAZIM...'
Yaşam ve bizler sürekli gelişim ve değişim içindeyiz.
Mekanlarda değişiyor insanlar da.Ben hiç değişmedim diyenlere gülüp geçerim.
Biliriz ki, değişimin inkarı, insanın kendini inkarıdır.
Bazen bu değişimi elle tutulur ayrıntılar olarak gözlemleriz. Zamanla fiziksel dünyamızda değişikler olur, büyür, gelişiriz.
Aklar düşer saçlarımıza .Acılar yüzümüzde tatlı bir gülümsemeye,hüzne dönüşür.
Yaşadıklarımızın yanlış ve doğrularımızın, deneyimlerimizin matematiksel toplamıdır hayat.
Eksik yarım yanını arar insan
yaşayamadıklarının peşindedir her zaman.
Bazen düşlerinde, bazen yazdıklarıyla,bazen de somut yaşayarak bu yanını tamamlamaya çalışır.
'Umutları, düşleri kadar büyüktür insan'. Cesareti kadar yaşar, güçsüzlüğü, adanmışlığı kadar eksik kalır.
Aşkı özlemi umudu hep eksik-yarım yanındadır. Bu süreçte en büyük enerjisi, insanın umududur.
Umut veren olur, umut kıran olur.
Örseler başka bir insanı, tamamlamak için yarım yanını.
Her yol, yola çıkılanla bitmez, yol yarım kalır.
Bu yolda insan, kişisel, toplumsal, zamansal etmenlerin etkisiyle yanılmalar yaşar.
Her yanılma biraz pişmanlık, biraz deneyim katar insana.
Yaşanmışlığın verdiği bilgi ve deneyimle hatalarını azaltmaya çalışır insan.
Öğrenme-öğretme süreci gözlerimizi bu dünyaya kapayana dek sürer.
Dünün eksik yarım yanı, geleceğe yönelik umudu tamamlar insanı.
Doğru ve yanlışlarıyla, kuşku, kaygı ve umutlarıyla tamdır insan.
Ve her insan hayatı, bir deneyimler toplamıdır. İçinde korkuları, kaygıları, toplumsal baskıları barındıran.
Elbette yanılmaları, insani hataları içsel çelişkiler, düşsel kırılmalar yaşanan.
Bunda bazen bir insan rol oynar, bazen de toplumsal değerler. Toplumun diğer bireyleriyle girdiğimiz
günlük ilişkiler,duyup, okuduklarımız,gördüklerimiz; yaşadıklarımız bizdeki değişime kaynaklık eder..
Bazen ağır anlaşılmaz gelir yaşadıklarımız..
Çoğu zaman bulunduğumuz yerden, insanlardan kaçmak, uzaklara gitmek istemine dönüşür bu...
Bu anlarda karşımıza çıkan insan, yeni bir umut,ışık ve hayattır bizim için.
İnsanız umutlara sarılmayı, düş kurmayı severiz.Her umut bir bağlanma,bir enerjidir bizim için...
Umutlarımız, güçlü-gülen kılar bizi... Akışına bırakırız, sorgulamayız. Farklılıklar zamanla çıkar açığa.
Ne zaman ki zılgıtlar yeriz,kopuşlar yaşarız,o zaman kapanırız iç dünyamıza,küseriz yaşama..
Türküler de, şarkılar da hüzünlenir. Şiirlerde dostlar da teselli ararız.kapılarımızı kapatırız.
Ama dostlarımızın tesellisi bir yere kadar. Ve onlarda dönerler kendi iç dünyalarına..
Yükün ağır kısmı derdi çeken insana kalır.
Çözerken dağılır, parçalanır, insanın toparlanması zaman alır.
Her yara kendi ağacın da büyür. Her yara kendi ağacın da budanır.
Bir yanımız hep böyle, eksik yarım mı kalır?
Uzun bitmez sandığımız yaşam;
Bitmez sandığımız kadar uzun,
İki kirpiğimizin bir birine değmesi kadar kısa an.
(İKİ KİRPİK ARASI, BABAMA 90 YIL NASIL GEÇTİ? SORUMUN YANITIYDI)
90 değil 190 bile olsa harcanıp gider yaşam, hiç doyamadan...
Günün yazısını ve yazarımızı kutlarızud83eudd20