Koltuktaki Babalar

Bir koltuk düşünün evin en gözde köşesinde, o koltuğun tek sahibi babalardır...

Ailesine, evlatlarına merhametle bakıp letafetle davranan, haram yemeyen, yedirtmeyen. Ahlaklı, gözüpek, yürekli ve cesur insanlardır babalar. Gücünü o koltuktan değil güçlü olan karakterlerinden alırlar. O koltuk ki mağazanın en görkemli yerinde oturan mağaza sahibini ağırlar. Yanında çalışan insanları

bir baba, bir anne ve bir insan olarak bakar. Karşılığında saygı görür, önünde düğme iliklenir. Adaletle davranır, haklarını yemez ve korur. Acaba o koltuğa güç veren, hayat veren mağaza sahibi midir, yoksa bu gücünü koltuktan mı alır?

Vatanın en büyük, en görkemli, en gözde sarayının muhteşem koltuğunda oturan yönetici, hakkı savunup, hakça, emrine hiç sualsiz uymakla zorunlu olan halkına karşı adaletle hükmeden, kendi istek ve arzularını hiçe sayıp vatan aşkını önde tutan gücünü koltuktan mı alır yoksa o koltuğa güç mü verir?

Her nefesin bir sayısı, bir hesabı var. Gün gelir, zaman geçer bir hayatta tüm ihtişamıyla biter. Hep şu sorulur musalla taşında nasıl bilirsiniz meyiti. Peki başkalarından evvel biz nasıl biliriz kendimizi. Bir baba olarak, bir amir olarak, bir idareci olarak hakkı tavsiye edip, adaletle hükmettik mi? Verilen koltuğun gücünü kullanıp burnumuz havada, astığımız astık, kestiğimiz kestik miydi? Nefsimizin sevdiğini koruduk, hakkı olanı yok saydık.Hem haram yedik, hem yedirip içirdiğimizin de lokmalarını, liyakatı yok saydık. Yerine işin ehli olmayanlatı verdik.

Güç kuvvet sana bahşedende mi, yoksa o koltukta mı? İnananlar için sorgu, sual ve hesap var. Mizan terazisinde hak var, nice hak sahipleri var. Kefenin darasını düşsen bile nizam var, intizam var.

Muhteşem olarak da görseniz hayatı, mutlak hazinle biten bir sonu var. Güçte kudrette ancak seni yaradan da.

Kendimize soralım konuş demeden konuşmadığımız, ol demeden olamadığımız, kaderimizin bile önüne geçemediğimiz kudret sahibi o koltuk mu yoksa var edenin hakikatini bilip marifetle o koltuğa güç verip hakkınca kullanan mıdır? Tüm mesele aslında bu vesselam....

Kalın sağlıcakla.

29 Nisan 2021 2-3 dakika 16 denemesi var.
Beğenenler (6)
Yorumlar (5)
  • 3 yıl önce

    'baba' figürü önemlidir yaşadığımız coğrafyada. Ki maalesef 'koltuk' da önemli bir figür yaşadığımız dönemde. Her ikisi de eril dilin figürleri olarak son sözü doğa ana söyler diyorum:) Daha insancıl ve barışçıl zamanlar için kişisel sorularımız, sorgularımız eksik olmasın. Kaleminize sağlık, sevgiyle.

  • 3 yıl önce

    Haktan yana olduğumuzda hangi makamda olursak olalım güç içimizde ve bizden yana olacaktır koltuk mu sadece teferruattır Kutlarım anlamlı bir paylaşımdı Gürcan bey

  • 3 yıl önce

    Mevki ve makam ne zaman ki insanları değiştirir oldu işte o zaman işler çığırından çıkma noktasına geldi. Bir devletin en üst seviyesine de gelebilir insan, ancak yine de bu mevki sahibi olmak, o koltuğa oturmak insanları değiştirmemeli asla ve kata... Geçmişte makam ve mevki sahiplerinin ve bunlarla övünenlerin ne hale geldiklerini görmek isteyenlerin Firavuna baksın, Haman'a baksın da ibret alsın. Devletin önemli kademelerine gelip de görevinin hakkını vermeyen, veremeyen insanların ahirette hesapları da çok zor olacaktır mutlaka... Kutlarım içtenlikle Gürcan kardeşimizi...

  • 3 yıl önce

    Kutlarım Gürcan bey! Yerinde bir değerlendirme!