Kör Ali'nin Aynası

KÖR ALİNİN AYNASI

Ak dağın tepesinde
Hareket eden bir nokta
İki öküz bir okta
Boyunduruk altında
........Bokları köpte
Kardeşçe yürüyorlar, uyarınca
Patrona yaranmak gibi bir huyları yok ya
Dağ gibi sap yüklü o kağnıyı
Dağın eteklerinden o sarplardan
Oraklarla toplanan o ekinleri
....................Düze çıkardılar
Sahipleri kör Aliyle o harmanda
Saptan koca bir dağ yaptılar
Gah yıldızların altında
Gah güneşin anlında
Dişleri çakmak taşından
Gece gündüz düven döndürdüler
.......Ayırdılar sapını denesinden

Kör ali tozdan terden
Oldu balçıktan bir adam
Susamıştı yanmıştı koştu pınara
Öküzler şaşırmıştı Alinin acelesi ne diye?

Kurbağalar ürktü atladı
Sazlıkta yosunların altına
İkide sarışın yılan aktı çalılıkların içine
Cırcır böcekleri sustular otların içinde
Geleğiler önemseyerek ayakta seyreyledi
Cit cit citleyerek uğurladılar kör aliyi
..........................Deliklerinin ağzından!

Kuşların bütünü gölgesindeydi kayalıkların
Ve Ali susuzluğun yanmışlığı ile
Duymadan, görmeden, aldırmadan hiçbir şeye
Erişti: Akdağın en meşhur kaynak pınarına
Ve hiç düşünmeden yüzün koyun yattı
.......................................Soğuk pınara!

Soğuk pınar adını soğukluğundan almıştı
Ali suyunu kana kana içti
Su dupduru ve berraktı
Balçıktaki elleri üstünde kalkarken
Alinin altında bir adamdı
..........................Birden şaşaladı!
Elleri üstünde kala kaldı
Kafa benim mi? diye bir salladı
Suyun içinde o adamda salladı
Geri çekildi çömeldi
Suyun içinde o adamın dizleri
Alinin dizlerine yakın, başı aşağı idi
Bıyık yoktu, kaş yoktu, kibrik yoktu
Oysa Alinin bıyıkları pala
Kaşları kara, kirpikleri oktu
Kolları duruyordu, elleri vardı
Ellerinde parmakları tamdı
Dizleri sağlam, ayakları koşuyordu
70 yaşında Ali halâ, tek gözle
Her bir şeyi. İyiyi kötüyü seçiyor
Soğuk suyun gözesinde
Kendini sağlam ve dinç görüyordu
Halâ suyun içindeki kendi resmine
...............Gülüyordu da gülüyordu!
19 - ağustos ? 1993


KÖR ALİNİN HORANTALARI

ALİNİN BÜYÜK OĞLU

Ali'nin oğlu, köyü beğenmedi
.............................Şehirli oldu
Adamını buldu işçi oldu
Sabah aynanın karşısında taradı saçlarını
Ne güzelde bir yakışıklı oldu
İki ayak üstünde gittiği fabrikada
İrili ufaklı borular, yılan kalınlığında kablolar
Yılandan beş beter, bir tuhaf korkutuyorlar
Ve alinin oğlu otuzunda
Bir akşam aynanın karşısında
Tek ayak, koltuk değneği üzerinde
Halâ yakışıklı ve güzel duruyor
Her sinirlendiğinde aynayı kırıyor!




ALİNİN KÜÇÜK OĞLU

Fakülte mezunu işsizler ordusuna katılmış
Örgüte girmiş diye aranıyordu
Masasının başında kapatırken
...............Babasına yazdığı mektubu
Aynada kendini gördü
Sarışın kakülleri ak anlına dökülüyordu
Aynada sallandı al perde
İki tabanca iki ayrı elde
Ve kalkamadan ayağa
Güzelim başı hedef oldu kurşunlara
Şimdi o karşıdaki aynada
Üç beş kafa param parça
Elindeki kanlı zarfı öpüyordu



ALİNİN TORUNU

Sanat okulu lise öğrencisi
Atölyede stajyerdi
On parmak daktilo yazabiliyorken
Arkadaşlarının oyun kurucularından
......................Hatırı sayılır başkandı
Şimdi beş parmak kendi adını yazamayınca
Arkadaşlarınca dışlanan, çolaklıkla lağlanan
Oldu



ALİNİN ENİŞTESİ

Köyde en çok fidan, fide keserdi
Bir numara dil bezek, düzenbaz
Tilki kadar kurnaz, kurt gibi hırsızdı
Gitti şehre, üçe alıp beşe sattı
Saygı gördü, her makama yükseldi
Her bir sene, her bir model arabada
Sosyetik kızlar ile dans edip eğlendi
Ekranlarda görünerek meşhur oluyordu da
Şu yok eylenen memleketi temsil ediyordu

19 Ağustos 1993

11 Kasım 2010 3-4 dakika 7 denemesi var.
Beğenenler (1)
Yorumlar (1)
  • 14 yıl önce

    kalemin hep çağlasın canım abim

    yüreğine sağlık

    👍👍👍👍👍👍👍👍👍👍👍👍