Millet üzerinde ki pantolondan değil alacağı pantolonun arka cebinden harcıyor...
Günümüz ekonomisine bakacak olursa sallantıda gibi duruyor..Sanki depremde virane gibi olmuş, yaşlanmış evlere benziyor..Zaman gerçekten öyle bir yere gelmiş ki insanlar para yüzünü çok az görüyor..Aç karnını doyurmak için çalışıyor ve çabalıyor.Bazen birileri çıkıyor kürsüye ben şaşırıyorum hangi telden çalıyor acaba Türkü mü, pop mu , raks mı?..Milli gelir artmış ,yok canım ev (konut) alımları artmış, araba alımı artmış.....vs. Düşünüyorum da inanayım mı bende herkes gibi ve gene düşünüyorum bende inanırsam kim inanmayacak?..Enflasyon düşmüş süpermiş...Evet ya doğruya sihirli değnek vardı bir gece yatmadan önce dokunmuşlardır kaybolmuştur..Bizim sepet vardıya onun içinde 100 temel gıda vardı hani tabi bu temel gıda değiştirilirse enflasyon düşer; mazota elektriğe vb.. ne gerek var koy ekmek , makarna tamam..İnsanoğlunu etkilemek ne kadar kolaydır bir konuşma dersi alırsın karaya beyaz dedirtirsin kendine hayran bırakırsın..Lütfen ey gençlik ey tecrübe kanmayalım artık eğlenceye. Bakın millet ev, araba vb. alıyor peki bunu nerden ödüyor...Kredi çekiyor ve o kredide kendini tüketiyor ömür boyu..Bizim vernikli kürsüye çıkanlar varya onlarda satışlar arttı , alım gücü arttı kısaca milli gelir tavan yaptı diyorlar..Ben hatırlıyorum da 4 sene önce traktör araba alanlar piyasadan kayboldu iflas etti neden krediden..Memur iki maaşla geçinemiyor, işçi aynı, Çiftçi zaten böyle terim kalmadı..Kısaca anlatmak istediğimi bir sözümle özetleyim. ?İnsanlar üstlerindeki pantolonun üzerinden harcarsa ekonomi düzgündür? ? Bizler geçen seneye kadar alacağımız pantolonun cebinden harcıyorduk? ? Biz şimdi alacağımız pantolonun arka cebinden harcıyoruz?... Bana bir kişi çıksın desin ki ben üzerimdeki pantolondan harcıyorum şaşarım.Çiftçiler ekecekleri mahsulün parasını değil gelecek sene ekecekleri mahsulün parasına borçlanıyor neden ; çünkü karnı aç doyurması lazım..Memurlar ?cırt? diye geçiriyorlar neyi mi kredi kartını bir dahaki alacağı maaşı kredi kartına borçlanıyor..Kimse kimseyi kandırmasın herkes çark oyunu oynuyor ne benim Milli gelirim arttı ne de refah düzeyim yükseldi ama dua edelim de çark durmasın yoksa durum vahim..Sen neye göre konuşuyorsun dersen Doğuda Kastamonu da ve de İçe ege de durum bu gözlemlerim..Şunu da belirtmeden geçmek istemiyorum kazanan yok mu durumu düzelen var tabi ki kimler Aydın doğanlar, Unakıtanların damatları gelinleri, Başbakanın çocukları, kısacası elamanların tanıdıkları bunlar varlıklarına varlık kattılar..İhaleye gerek yok nerde kamuya lazım şey var hemen kendi akrabalarına koş al o kazansın..Unakıtan da ampullerde olduğu gibi..Aydın Doğan zaten zengin tabi Devlet kredi veriyor çiftlik yapana kim alır Doğan Ne yapar Kelkite çiftlik kurar (gördüm)sonra devlet kredi verdi bırakın bunu benim fakir çiftçim kuramaz zengin daha da zengin olur...neyse söylencek çok aslında...Hadi bakalım durmak yok yola devam daha kandıracağımız çoook....
Saygılarımla;
GECE VE KARANLIK
Üretime dayanmayan tüm ekonomilerin son durağı yok oluştur. Kaçınılmaz olan bu son, devletler ölçeğinde "moratoryum" olarak adlandırılır. Bir devlet için büyük bir utanç olan moratoryum, milli ekonominin ölümüdür. Türkiye gibi, yan üretim sahası haline gelmiş üretici görünümlü tüketici ülkelerin "sıcak para akışı" ile ayakta tutulması ise tamamen köleleştirme politikası gereğidir. Yalancı baharlar yaşayan ekonomimiz, cemaatçi yalanlarla harmanlanınca günümüz sahnesi ortaya çıktı. Soros destekli, NATO güdümlü, cemaat kisveli bir hükümet tarafından idare edilen ekonomimiz, iflâsa mahkı»mdur.