Muhittin Ve Komşu Kadın

Güneş, yüzünü göstermesede vakit öğleye yaklaşmıştı.
Annesi Hasibe hatun gidince evde yalnız kalan Muhittin.
Bugünü pijamaya ve bir çift terliğe haps olarak geçirmeyi planlamıştı ki
Kapı çaldı, duymazdan geldi ama diğerinin duracağı yoktu, karşısında
Kara, kuru oldukça geçkin abartılı takılar takmış bir kadın annesini soruyordu
yok
Nerde?
Gitti...

Bana pazardan sonra gideceğini söylemişti
Öyle yaptı zaten alışverişten sonra gitti
Gün olarak pazar sanmıştım...
Ha bu arada ben Naciye
Memnun oldum ben de Muhittin
Biliyorum kedimin adaşısınız.
Ne?
Neyse sonra anlatırım.

Anneniz bana kahvaltıya gelecekti, o kadar çay demledim börek, omlet kim yiyecek ayol...Yersiniz yersiniz hem ihtiyacınız var, maazallah ayağınıza taş bağlamadan çıkmayın sokağa.
Komik mi bu?
Değil mi?
O halde siz gelin.
Bu durumda bir yere gidemem!
Ne varmış durumunuzda, kadın Muhittin'i baştan ayağa şöyle bir süzdükten sonra,
Ha evet bir haftadır yıkanmamış saçlar, sakallar iki beden küçük gelmiş pijama ayağınızın ön tarafını dışarıda bırakan terlikler bencede çıkmayın bir yere korkar insanoğlu...

En iyisi ben kahvaltıyı buraya getireyim evet evet bu endoğrusu, hem sizin huzurunuz kaçmaz
Hoşca kalın hanımefendi...
Kapıyı açık bırk üç dakkika sonra burdayım.
İkili oturmuş '' keyf çayı'' içiyordu
Ne yapacaksınız günün geri kalanında
Valla kendimi aslan sütüyle beslemeyi düşünüyorum
Eşlik edebilir miyim?
Hayır!

Zira, yarama tuz rakıma buz istemem! (Muhittinin yaşam felsefesi)

28 Aralık 2012 1-2 dakika 4 denemesi var.
Beğenenler (1)
Yorumlar