Mutlu Pazarlar

Bugün günlerden Pazar yine. Selam olsun haftayı sonlandıran güne. T/G/ünaydın hayata gülümseyen aydınlık yüzlere...

Hiç sevmiyorum Pazar günlerini ama, hadi neyse!
Dolayalım yine sözcükleri yörüngelerinden koparıp nüktedan dilimize.

Düşündünüz mü acaba hiç¿ Bu kaçıncı Pazar´ı hayatımızın, kendi içimize dolarak bu kaçıncı azalışımız ℗azar ℗azar¿ Bu kaçıncı kopuş hayattan gün be gün¿ İlmek ilmek yaşanmışlığı örüp hatıralarımıza, bu kaçıncı biriktiriş tünediğimiz hayatın rahmine, kendimizi eksilte tükete¿

Kendimizin hırsızı olup büyüyoruz kendimizden gün gün çalarak, ama çaldıklarımızı yine kendi içimize atıp, tükenişimize umarsızca başımızı yaslayarak. Büyütüyoruz içimizdeki hayata kırılgan çocuğu, sonlu sonsuzluğumuza dek.

Kendi içimize birike birike tüketiyoruz kendimizi. Yazgımız yineliyor kendini hep aynı dairenin içinde döngüsünü tamamlayarak.

Ne garip değil mi?

Aslında herkes kendi hayatının hem alacaklısı, hem de borçlusu. Yani alacaklısı olduğumuz kadar borçluyuz kendimize. Önermeyi ters çevirirsek, borçlusu olduğu kadar da alacaklısı. İlginç bir kâr zarar hesabı.
Alnımızın buğusuna yazılmış yazgımız mı acaba, sürekli tırmaladığımız, tırnak izlerimiz dolu ömrümüz? 
Belirsiz dudak izleri gibi her gün başımızın üstünde toplanıp toplanıp dağılan yağmursuz bulutlar mı, içimizde kaynayan bir çaydanlık gibi ardı görünmeyen bir gizeme ödünç verilmiş puslu düşlerimiz.

Belki de yaptığımız, albüm tutuklusu suret sızıntılarımızı, özenle bir tabak buzlu yarınlara yerleştirerek, eski yaşanmışlığın üzerine kuşkulu kırışık yarınlar biriktirmek. Fotokopinin de fotokopisini çekerek çoğaltmak kendimizin aynılığını, yarınlara iletmek üzere.


Bir David Richard Bach sözü asalım, gölge gibi içimizde dolaşan, düş yanığı ömrümüzün esmerliğine.
"Hayat doğuştan insanın ayaklarına bağlanmış bir mermer parçasıdır. Bazıları bu mermer parçasını sonuna kadar kırıp dökmeden itinayla öylesine sahiplenirler. Bazıları o mermer parçasını kırıp döküp un ufak ederler. Bazılarıysa o mermer parçasından eşi benzeri olmayan bir sanat eseri yaratırlar. "

Şimdi sorgulayın kendinizi; ayaklarınıza bağlanan sizin mermer parçanız şu anda ne alemde?

Bir şeyle her şey arasında aydınlık günlere bir Pazar daha asmanın şerefine. İmgelerinizin kendi gerekçeli gerçeklerinizden usanmaması, yüzü asık hayatın sıradan bir taşına, güleç yüzlü bir Pazar'ı heykeltraş ustalığıyla şekillendirerek oyma becerisi gösterebilmeniz dileklerimle. Mutlu Pazarlar herkese...

20 Aralık 2015 2-3 dakika 5 denemesi var.
Beğenenler (3)
Yorumlar