Mutluluğun Göbek Adı

Bak sana şeker topladım bayramsız, kapı çalmadan, el öpmeden, bayramlaşmadan. Sırf tadın gelsin ve hayatı tatlandır diye tatlım diyebildiğim.

Hadi öp sözlerimi barışalım gönülden uzattığım. Bir gülümsemene dünyaları ayaklarının altına vip girişlerindeki kırmızı halı gibi sereceğim. Kırmızı giyinmiş tüm varlığı gül kokutabileceğim ve küçük ellerinden şapkadan tavşan çıkarmak gibi sevgi çıkartabileceğim.

Dokun artık korkmadan zifiri karanlıklarla birlikte bütün siyaha boyanmışlara ki mutluluğa boyansın sevgili diyebildiğimin sevgi saçan ellerinden ve yeniden söyle dünyadaki her şeyden çok sevildiğini gönülden hissedebileceğim.

Hüzünlü çıkmaz sokaklardan koştum geldim beton duvarlar yıkarak elimde şekerlerimle kan revan olmuş ama kedere boyanmamış bembeyaz gönül sayfalarımdan külah yaparak içine koyup ikram edebileceğim, hadi gülümse, gülümse ki gülümsemenim yaşatacağı mutluluğu yaşarken yaşatabileceğim.

Bakma imla hatalı dünyada daha doğarken göbek kordonu kesen hemşirenin ebeden aldığı yetkiyle nikâh kıyamadığı gibi bayramsız şeker toplanmaz diyebileceklerin error veren düşselliklerine.

Bir artı bir eşittir biz. Hadi matematiği yeniden yazalım çok sevdiğim, gündüzü durdurup geceyi yılda bir saniye edelim. Mevsimleri durdurup, kışı ölüm meleği ile birlikte getirelim ki dört mevsim yazda kalsın zaman. Saatleri durduralım, durduralım ki tik-takları yerine kalp atışlarımız ve zaman bizi değil biz zamanı yaşayalım.

Şimdi biraz işim var, yeri göğü düz edip şeker ağaçları dikeceğim ve sonra sevgiyle sulayıp mutlulukla gübreleyeceğim. Gelişin gelişeme denkken çiçekten şekere dönecek kocaman bir dünya yerlerde umut rengi çimenler, yağmur yerine bal yağdıran bulutlar, dünyanın kör döngüsünde akıp giden şelalelerden akan tatlılar, denizlerden okyanuslara akan pamuk şekeri pembesinde şekerlemeler.

Az kaldı mutluluğun formülize edilip dünyaya salıverilmesine, az kaldı akan gözyaşı pınarlarından sevinç tatlıları akmasına. Memleket sınırlarını aşıp aya ve oradan yıldızlara ulaşıp tüm evreni mutluluğa boğmasına az kaldı ki gülümsemen lazım şimdi bana. Sonrası tamam, sonrası hazır, sonrası senli benli, bizli nefes alış verişlerimizde dünyaya salıverilen mutluluk ve mutluluğun adı da sen, soyadı da sen ve göbek adı bile sen.

23 Mayıs 2011 2-3 dakika 16 denemesi var.
Beğenenler (2)
Yorumlar (1)
  • 13 yıl önce

    Hoş cümlelerle bezeli nazik yürekli bir emek. Ama özlediği 'Tavşandan şapka' çıkartanların hokkabazcılık dünyası, çıksa çıksa dallarına alkolle tatlandırılmış çikilotacık şekerlemecikleriyle şirinleştirilmiş kolyeli kurdeleli ve çok katlı süper marketleşmeler ZİNCİRLEŞMELERİNE çıkıyor bütün yolları. Onun içinse zamanı durdurmaya gerek yok. Zamanın köhne kalbi zaten oralarda insan atıklarıyla birlikte atıyor. Dersem sakın darılmayın bana olur mu.!?