Olası veya Mümkün

İsim yok. Soy isim, oda yok. Hadi cinsiyet önemli mi? Az veya çok kestirebiliyorum. En azından düşmüş olduğu notlardan. 

Neden böyle kapalı bir sayfa da bir kaç yılımı harcadım? Neden O' nun tarafından bazen sevildim bazen aşağılanıp hakarete maruz kaldım? Neden tüm bunların karşılığında sinirlerime sahip olamadım?  Neden Küfürbaz biri olup çıktım? Neden kendime koymuş olduğum kurallarımı çiğnedim?  Neden tanımadığım insanlarla o kapalı sayfa da kısa da olsa O'nun sayesinde kesişmek zorunda kaldım? Neden bazı günler üzerimden ve yazdıklarımdan yola çıkarak o insanlara hedef gösterildim? Ama neden her seferinde O'nun tarafından HAKLISIN'lara inandım? Neden bir daha olmaz söylemlerine kapıldım? Neden o insanlardan O'nun yerine özür dilemek zorunda kaldım?  Neden bana yakışmayan ağır yazılar yazdım? Bu nedenlerin bir sürüsü var. Tek çözümüm zavallı kendimi teselli etmekse; kaşındım. Bir ayı gibi. Sırtım kaşındı ve orada hayali bir ortamda sırtımın kaşınmasına yardımcı olacak hayali bir ağaç, kalın kabuklu bulamasam da uzun saplı sırt kaşıyıcımla sırtımı sürekli kaşıdım...Hadi deneyim mi kazandım?

Son aylarda tarafıma yazılmış mektuplar oluşmaya ve birikmeye başladı. Duygusal dokunaklı bazen aşk bazen özlem bazen çağrı bazen arzu kokan ten ve tuz çağrışımı seçilmiş sözcüklerden oluşan satırlardı bunlar. Belki de ben değilimdir bir başkasıdır. Olabilir. Yani iki insan birbirlerini görmeden sadece yazışmalarından yola çıkarak; sahici bir merhaba bir nasılsın olmadan sevebilirler...Rahatsız olmak bir yana; aniden boyut değiştirme, şimdi buradayken başka bir yere ışınlanma durumu oluşmaya başlayınca bocalamamda başladı. Böyle anlarda kaçamıyorsunuz. Tuhaf bir şekilde sevgilinizin ya da eşinizin  konuşmalarına da benzemiyorlar zeki ve iş bilir bir yazarın kaleminden çıkıyor çünkü; zaten ne sevgiliniz ne de eşiniz mektup yazmazlar. Genelde tuz biber ekmek yumurta karpuz akşama şu yemek var sen seversin sana sevdiğin salatadan makarnadan bir menü hazırladım geç kalma yazarlar -aşkım bile demezler oysa demelerini  çok isterdim...Bu mektuplar aşık ve sizi seven birinden geliyorsa etkilenirsiniz ama yazdığınız yer hayali bir yer olunca mektupların karşılığı da hayaletlere gider mi giderdi? İster istemez boşalamıyorsunuz. İçinizdeki duvarlara çarpan sular geri dönüşüm yapıyorlar ağırlaşıyorsunuz ve düştüğünüz çukurdan çıkmak için enerji harcamak zorunda kalıyorsunuz...

Artık kendimle savaşmaya karar aldım...Ne yani dese ki hadi ben ölüme gidiyorum sen de gel...acaba der miydim?


 





17 Ağustos 2019 2-3 dakika 181 denemesi var.
Yorumlar