Olgunluk

Olgun kelimesini genelde meyveler ya da sebzeler için kullanırız. Bazen de insanlar için; olgun adam ya da yaşına göre olgun bir çocuk gibi cümlelerde kullanarak bir şeyleri ima etmeye çalışırız. Aslında insanları olgun olarak kabul etmemiz için üç temel olgunluğa bakmak sanırım daha doğru olur.
Bunlardan birincisi cinsel olgunluktur. Yani insanların soyunun devamını sürdürebileceği bir olgunluk, erişkinlik çağıdır. Genellikle fiziksel ya da ruhsal eksiklikleri olmayan insanlar on dört yaşından sonra bu olgunluğun birinci adımına erişirler. Eriştikleri bu olgunluğu da soylarının devamı için bazen doğru, bazen de yanlış bir şekilde kullanırlar. Cinsel olgunluğun ikinci adımı ise düzenli bir aile yaşantısına erişilerek kazanılır. Bu olgunluğa erişenler onu doğru yer ve zamanda doğru olarak kullanabilenlerdir
İkinci temel olgunluk ise sosyal olgunluktur. İnsanlar sosyal olgunluğa aileden, çevreden ve eğitim kurumlarından aldıkları eğitimle başlarlar. Devamında da toplumun çekirdek yapısı olan aileyi teşkil ederek, evlenerek tamamlarlar. Evlilik müessesesi kadın ve erkeğe birçok sorumluluk yüklemenin yanı sıra, yaşamlarının tamamında geçerli olan bir kontrol mekanizmasını da beraberinde getirir. Evli insanlar bekar insanların taşıdığı sorumluluklara ek olarak eşlerinin ve çocuklarının sorumluluğunu da taşırlar. Kişisel gelişimlerini tamamlayarak toplum içindeki sorumluluklarının tamamını taşıyabilen insanlar sosyal olgunluğa erişmiş kabul edilirler.
Üçüncü olgunluk ise dinsel olgunluktur. İşte bu olgunluğun hangi yaşta kazanıldığını söylemek gerçekten zordur. Dinsel olgunluğu yakalayan insanlar yaratılan her şeyin yaratıcıdan olduğunu, yaratanı ve yaratılanı bilirler. Onlar şefkatlidirler, onlar merhametlidirler, zulmetmezler ve cana kıymazlar. Onlar bu dünyada geçici bir süre misafir olduklarını bilerek güzel bakar, güzel görür ve güzel yaşarlar. İnsanların bir kısmı genç yaşta, bir kısmı orta yaşta, bir kısmı da ömrünün sonlarına doğru dinsel olgunluğu yakalar. Ama bir kısım insanda vardır ki hiçbir zaman bu olgunluğa erişemez.
Aslında yaşamın kutsal gizemi de saymış olduğumuz bu üç temel olguda saklıdır. Bu olgunluklara erişerek yaşayanlar mutlu ve bahtiyar olanlardır. Bu olgunluklara erişemeden amaçsız bir yaşamla ömrünü tüketenler de mutsuz ve bedbaht olanlardır. En içten temenni ve dileğimiz herkesin mutlu ve bahtiyar olmasıdır.

28.01.2009

29 Ocak 2009 2-3 dakika 2 denemesi var.
Beğenenler (1)
Yorumlar