Özgür Düşler

Düşlerimiz var kimi zaman pupa yelken / mavi, kimi zaman eflatun / turuncu, günbatımın da aşka açılan pencere...

Çoğu kez kendimizden bile sakladığımız sır. Açıkta kalmasın diye örteriz üzerini suçlu bir telaşla çarçabuk. Nasıl da masum tebessümler belirir oysa, al al olmuş yanakların çukurunda bir tutam gamze.

Nedir bizi bu denli sınırlara zorlayan? Geçen ömrün nasırlı ayaklarına takılan pranga neden? Hangi mevsime ötelenir, dallarından mutluluk sarkan düş ağacı?

Dün e demir atmak alışkanlık mı acaba? Seçip içinden elem yüklü halleri, harmanlamak yeniden ve tüketmek umudun mavi rengini... ya da arayış dün de kalan asude takvimleri, yarına faydası varmış gibi.

Her şey sevmekle başlar ve istemekle atılır başarıya ilk adım. Sarılalım düşlerimizin yakasına...

Her düş bir balon olsun ve salalım gökyüzüne korkusuzca, rengarenk. Elimizde kalan ipin diğer ucuna bağlayalım kendimizi, bırakalım boşluğa, meleklerin kanadına takılalım.

Evren açmış kucağını bizi bekliyor, şimdi vuslat zamanı. Açalım duvağını düşlerimizin ve konduralım alnına mutluluk busesini.
Özgürdür düşler, sakın mahkum etmeyin...

&

-Ben düş hırsızımı yakaladım, şimdi sıra sizde...-



08.07.2009

11 Temmuz 2009 1-2 dakika 2 denemesi var.
Yorumlar