Pakizenin aşk yaşamı
Köpekler gözünün içine içine bakarlar insanın. Kediler gözünü kaçırır.
Koşar gelir ayakucuna, kendini yere atar. Yuvarlanır, debelenir, cilvelenir. Kendini sevdirmek için bütün numaralarını döktürür.
Sever mi sevmez mi bilinmez ama sevilme arzusuyla tutuştuğu besbelli.
Dişi kediler erkeklerden daha yumuşak huylu daha sevimli, daha cana yakın. Miyavlaması bile ince ve sadece senin duymanı istercesine.
Pakize insanlar tarafından sevilmeye bayılır. Ya erkek kedilere ilgisi nasıl?
Erkek kedi kızışıp dama çıktımıydı, *kızışmışın dini inamı olmaz* derler ya, işte öyle. Gözü hiçbir şey görmez olur.
Ben pakizeyle samimiyim senelerdir. O bir dişi kedi. İnsan delisi ama erkek kedi delisi değil. Bütün dişi kediler böyle mi acaba. Erkek kedilerden illallah dedi Pakize. Peşini bırakmıyorlar. Hele bir kara kedi var ki, hepten sahiplenmiş pakizeyi. Nerdeyse kıskanç kocaların karılarına çektirdiğini çektiriyor.
Şu mart ayı gelene kadar işler yolunda gidiyor da, mart geldimiydi pakizenin belalısından daha baba birkaç erkek kedi devreye giriyor. Savaş başlıyor dişiye sahip olma savaşları. Kaç senedir pakizenin yavrularında kara renkli yok. Aklına takılıyor insanın, bay genetik baba Mendel mi yaksa bay kara kedi baba mı iskele babası.
Ne kıyametler kopuyor Pakize uğruna.
Erkekler dişi için savaşıyorlar.
İrdelenmesi gereken, bu kıyasıya savaşın sebebi. Mendel'den çok Froyd.
Neden bir dişi için kendini riske atacak kadar sert savaşlara katlanır bir erkek?
Sahiplenir mi, korur mu, karnını doyurur mu? Ne verir erkek sahiplendiği dişiye. Ne alır ondan.
Çiftleşme amacından gerisi yalan. Kızıştı rahatlayacak. Bunun için güdüleri onu çetin savaşlara sürüklüyor.
Hayvansal haz, hayvansal güdü.
İnsanlar da böyle mi acaba. Yoksa ilk çağlarda, insanlığın ilkel dönemlerinde mi böyleydi.
Bu bir zırva. Hiç insan hayvana benzer mi. Saçma. Bahar gelecek, adam gibi adamlar dama çıkacak miyavlayacak, dalaşacak, yüzü-gözü kan-revan . Laci takımları, ellerinde evrak çantaları(şimdi dizüstü), Bir dişi yakalayıp üstüne çıkmak uğruna. Üstelik hem üstte olacak, hem de yaygarayı basacak.
Saçma.
Acaba...?
Ya insan ilkelse?
Yapar mı yapar.
Hele bir de beşikten mezara kadar dişi ile erkek birbirinden koparılmışsa.
Yapar mı yapar.
Ne olursa olsun hiç de hoş bir durum değil.
--İnsanı hayvani davranışlara zorlamamalı.
--Cinsler bir arada yaşamayı bilmeli ve başarmalı.
--İnsana baskı uygulayarak, insani özelliklerini köreltmeli (!) bir sürü sapık-supuk insan mart kedileri gibi ortalıkta dolanmalı. Ya da hemcinsleriyle ilgilenmeli(!)
Kızışmışlığını gidermek için dişiye yüklenen, umulmadık savaşımlara giren erkekler oluyor. Dişi sahipleniliyor. Bazı fedakarlıklar, harcamalar yapılıyor. Bazen de aşk diye adlandırılıyor bu odaklaşma.
Sahip olunamazsa, başkasına yar edilmemek için, yok edilmeye yelteniliyor.
Hayvansal haz ve güdü gibi değerlendirilemez mi bu.
Pakize aşk meşk işlerine pek hevesli değil. Pek de kopuk sayılmaz. İstemem, yan cebime koy der gibi. Zavallının anası belleniyor. Haydutları atlatma, hamilelik, doğuracak yer bulma, yavru besleme, koruma. Daha kendini toparlayıp form tutmadan gene erkekler peşinde.
Ne ilginçtir ki; pakizenin eniklerini bulup boğuyor haydut erkekler. Sebebi de, yavrular yok olunca yeniden çiftleşme isteği doğar umudu. Hayvansal güdü işte.
Çok gaddar bu kediler.
İnsan da öyle mi acaba?
İlkel insan mı daha gaddar, gelişmiş insan mı? Yoksa hasta insan mı?
Neylersin yaratılış işte. Erkeğin fiziki gücü hayvanca kullanıldığında terazinin topuzu kayıyor. Bazen de ahtapotta veya karadul örümceğinde olduğu gibi dişinin gücü topuzu öbür tarafa kaçırıyor.
Ne yandan baksan teraziyi dengede göremiyorsun.
Acaba yaratılmışların görevi, kefeleri denkleştirme çabası mı?
Her şey yolunda mı acaba. Hatalar mı var yoksa.
Varsa eğer,
Hata yaratılmışta mı, yaşanmışta mı?
Saygılar
sevmenin ve sevilmenin hak olduğu şartı konulmadan, önce insan olduğu gibi davranmalıdır, yani sen önce kendin olmalısın, sonra karşılığında gereken değeri göreceksindir mesele kadın erkek meselesi değil aslında mesele insan olamamak sevilmek istemek, çığırtkanlık yapmak, almak koparmak, hep benci olmak bencillikten kaynaklanıyor, yani ego meselesi bencillikte bakteri gibidir üredikçe ürer, en yakın ve en zayıf bulduğu bir yere yerleşir, sömürmeye başlar yeter ki zayıf görmesin canlıda böyledir zararlı insan da bakteri gibidir meselenin özünde önce insan olmak var.
saygılar