Patetik Bir Hayatın Senfonisi Sen Ve Ben
Sonsuz bir han
soysuz bir dünya sanki onun ki...
İki kıta ve asırlık bir zihniyetin tutsağı(dır) kendisi
Ne kendisi, ne geçmişi, ne de herhangi birisi. O sadece duygularının esiri.
(...)
Seyir sureti gölgede, dev bir görüntü benim içimde. Her basamak bir gün, her adım bir yıl (...) Neydi sesin içindeki cümle ? Neydi akşamın eşi ve günün habercisi. Katil diye giydirdiğiniz giysi, nefer diye dağa taşa haber ettiğiniz. Hasret diyarı, cümle diyarı, yar diyarı ! Kana karışan ruh, giz-siz dilimden düşen suretim gibi. Mum ışığında büyüyen çöl çiçekleri, susuz kalan göllerin köksüz, öksüz elleri. Her birinin elinde sevgi, aşk sözcükleri. Mana yarım, kalan anlamın birer işçisi şimdi.
(...) Hayat, Unutamadığım unuttuğum her şeyin efendisi, belki de hayatın ta kendisi. Yarım yamalak kalan kırık, yırtık, eksik fotoğrafsız görüntüsü bu, üç noktası gibi. Suyun taşıdığı elem, keder. Yağmurun yıkadığı sonbahardan kalma solmuş elbiselerim mi sanki .Giysem canımı yakar, saklasam hatırası içimde sürekli, hep kendini anar. Aşk beceriksiz, bir gün, bir yıl, bir ömür hayasızca, ayarsızca devini yaşar.
(...) Noktadan önce sen, noktadan sonra sen, parantez içinde sen. Biraz imla kuralı koydum aramıza, biraz daha duvar, biraz daha (...) ve üç noktanın ardından uzun bir açıklamada hem sen, hem de ben. Suni bir hayal, sufinin neyi gibi, senden gelen her nefes, biraz daha sen biraz daha sen. İşte dağ, bir çobanın kavalından çıkan, sürünün ayak izlerini terk edip, bir aşığın sazına düşen sen, şiirdir, şarkıdır, ah mıdır bu bana senden ?
Kiremit rengine dönüşmüş bulutlar, giz şen bulutların ötesinde. Kocaman bir hiç duruyor kapkara gözlerimin önünde. Şimşek söküyor gece anğ çizgilerin üzerinden, gün yıldırımları topluyor avuçlarıyla...Aksağan dilim, ağır bir romanın yazar gece-gündüzün içinde. Bir iki şiir, bir iki beste ! Ve uzun bir roman, bitmez tükenmez hasretinden. (...) üç nokta diye başladım sevgiden, üç nokta diye bitiremedim ne sevgiyi içimde, ne de aşkı yüreğimde.
Ve gecenin içinden çalıyorum düşlerini, hepsinin önünde üç nokta, hepsinin sonunda üç nokta. Kaç nefes daha var hayata, kaç nefes daha var benim dünyamda. Alabildiğim bütün hayalleri çalıyorum, koca bir meydan şimdi içimde, işte hepsini orada yakıyorum. Benim içimdeki ateş, şimdi senin gözlerinden düşen gözyaşları gibi. Ben yandıkça sen ağla, sel alsın yangın yerini akan gözyaşlarınla. (...)
CaNMaYBuLL
Yazınızı çok beğendim.
Kutlarım...
👑
Hüzün, özlem aşk bir potada erimiş. İyi bir denemenin ve denemecinin aramıza katıldığını hissediyorum. Tebrikler içtenlikle bu güzel yazıya...👍
Genç yazarımızdan güzel bir paylaşımdı
Kutluyorum kalemiud83eudd20ud83eudd20ud83eudd20